Merhaba arkadaşlar başlığa baktığınızda sanki defalarca başvuru yapmışım gibi bir his uyandırabilir sizde fakat aylar önce başvuru yapmıştım Dmoz'a bende sitemin dünyaca ünlü arama motoru dizini olan Dmozda yer almasını istiyordum ve çok uğraştım başvuru yaparken başvuru yaptıktan sonra yaklaşık 1 hafta sonra cevap geldi ve başvurumun kabul edilmemişti , fakat geçen gün wmaraci sitesinde site analizi yaparken birde ne göreyim Dmozda kaydı bölümünde var yazıyordu ve şaşırdım tekrar analiz yaptığında yine aynı sonucu gördüm ve dmozda arama yaparak sitemi buldum , kendi kendilerine eklemişler sanırım çünkü site başlığını çok farklı eklemişler site başlığında sadece adım yazıyordu , arkadaşlar sizlerede bu konuda başarılar ve şans dilerim çünkü birazda şans işi sanırım bu iş
kisisel düsüncelerim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kisisel düsüncelerim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sonunda Beklediğim Güncelleme Geldi
Bundan yaklaşık 8-9 ay önce Google aramalarında daha önce çıkan profil yazar resmi Google'nin bir güncellemesiyle bazı sitelerde Google aramalarında yazar resmi görünürken bazı sitelerde görünmez oldu her ne yaptıysam benim sitemde'de görünmez olmuştu fakat dün gece fark ettim Google sanırım tekrar bir güncelleme yaparak sitelerde'ki yazar profil resmini tekrar getirdi uzun süredir beklediğim güncelleme oldu umarım bir daha yazar resmi kaybolmaz bir sitede yazar resmi çıkması siteye ayrı bir görünüm katıyor bana göre siteyi daha güvenli kılıyor. Teşekkürler Google amca
Dolmuşlarda Gençlerin Yapması Gereken Davranış
Merhaba arkadaşlar uzun zamandır makale yazamıyordum işlerimin yoğunluğundan dolayı fakat bu konuya kayıtsız kalmak istemedim , genç arkadaşların yaşlılara yer vermemesi ile ilgili bir yazı yazmak ve düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Öncelikle size geçen gün yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum yaşadığım kasabadan çalıştığım ilçeye gitmek için yine her zamanki gibi dolmuşa bindim gideceğim yer 7 km uzaklıkta ben en arkada oturuyordum dolmuş biraz ilerledikten sonra yaşlı bir teyze bindi ve hiç boş yer yoktu dolmuştki ççoğu kişi genç arkadaşlardan oluşuyordu özeliklede kasabamızdaki 2 yıllık üniversiteye çevre illerden gelen öğrenci arkadaşlar daha çoktu neyse teyze bindi ve inanırmısınız kimse yer vermek istemedi insanlar sanki teyzeyi görmemiş gibi dışarıyı seyrediyor veya telefonları ile oynuyordu sonra kalktım ben teyze oturdu yanlış anlamayın lütfen burada ben yer verdiğimi anlatmak istemiyorum sadece genç arkadaşlarımızın bu tür konularda yetersiz kaldığını düşünerek onlara şunu söylemek istiyorum gün gelir sizlerde yaşlanırsınız , genç iken siz yer verinki yaşladnığınız zaman da size yer verenler olsun
Yine yanlış anlamayın şunuda demek istemiyorum bütün öğrenci olan arkadaşlar böyledir demek istemiyorum fakat ne yazıkki üniversite okuyupta bir bayana bir yaşlıya yer vermesini bilmeyen insanlar var çevremizde lütfen bu konularda duyarsız kalmayalım. Toplu taşıma araçları ile gideceğimiz yer en fazla 1 saat olsun veya 2 saat olsun 2 saat ayakta dursanız ne olur inanın bana hiçbişey olmaz ama bir yaşlıya yer verdiğinizde o insanın mutlu olması size yetecektir. umarım kimse beni yanlış anlamamıştır.
Şunuda belirmek istiyorum bu tür davranışlar yani dolmuşlarda yaşlılara yer vermek , insanların karakterini gösterir ve bu bir Ahlak Kuralıdır.
(Not: yukarıdaki resimi konuya uygun gördüğüm için internette buldum ve paylaşmak istedim )
Bir Polis Macerası
Trafikte kontrol yapan bir polis , bir arabayı duduruyor ve araba sürücüsünden belgelerini istiyor. adam sen benim kim olduğumu biliyormusun diyor ve tam o sırada polis'in kızı arıyor, bilgisayar başında ders çalışıyor ve Polis kızına , kızım Google'ye yaz bakalım Ahmet B. kimmiş bakıver diyor ve kız Ahmet B. ile ilgili bir bilgi bulamıyor , telefonu kapatıp tekrar sürücün ( Ahmet B.) nin yanına geliyor ve şu cevabı veriyor Google'den baktık siz bir hiçmişsiniz diyor. Güzel bir cevap veriyor adama bu resimi görünce gerçeken çok güldüm ve resimi sizlerle paylaşmak istedim.
Epilepsi Nöbeti Geçirenler İçin Neler Yapabiliriz
Merhaba arkadaşlar öncelikle şunu belirtmek istiyorum bu makaleyi yazmadan önce ben Doktor değilim fakat bugüne kadar epilepsi hastalığpı hakkında edindiğim bilgileri sizlere aktarmak istedim.
Epilepsi yani halk dilinde sara hastalığı olarakta bilinen bu hastalık hakkındadaki düşüncelerimi, nöbet geçirmemek için yapılması gerekenleri ve Epilepsi nöbeti geçirenleri gördüğümüz ne yapmamız gerektiği konusundaki bilgilerden bahsetmek istiyorum
Öncelikle bilmeyenler için Epilepsi Hastalığı nedir ondan bahsedeyim Epileptik nöbet beyin hücrelerinde geçiçi anormal elektrik yayılması sonucu ortaya çıkan klinik bir hastalıktır nöbet geçirme çeşitidir.
Ülkemizde birçok insanda görülen bu hastalığın tabiki tadavileri mümkün fakat hastalık tamamen geçer diye bişey diyemem ona hastanın nöroloji doktorları karar verebilir.Sokakta yürürken yanınızda veya sokakta herhangi bir insan yürürken düşüp epilepsi nöbeti geçirebilir. Peki Epilepsi nöbeti geçiren bir hastaya nasıl yardım edebilirim? derseniz Şunları yapabilirsiniz
1.Hasta epilepsi nöbeti geçirirken yerden kaldırmaya çalışmayın
2.Hastayı, hastanın sağ tarafına doğru yatırmaya çalışın
3. Hastanın kafası sert bir yere gelmeyecek şekilde tutabilirsiniz.
4.Epilepsi nöbeti geçiren bir hastaya kesinlikle kolonya ve Soğan koklatmayınız , eskiden insanlar soğan koklatılınca geçtiğini zanlederlermiş fakat nöroloji uzmanları nöbet geçiren bir insana soğan koklatılmasını tamamen yanlış bir uygulama olduğunu söylüyorlar.
5.Epilepsi nöbeti geçiren hasta'nın ağzı ve elleri kitlenir ağzını ve ellerini açmaya çalışmayınız, zaten kaç kişiyle uğşırsanız uğraşın ellerini çözemeyeceksiniz , fakat ağzı kitlendiği zaman dişleri zarar görmesin diye sadece dişlerine mendil gibi yumuşak dokulu bezler koyulabilir dişleri kırılmasın diye.
Not: Hastanın dişleri kırılmasın diye'de ağzına bez veya mendil gibi şeyler Tepmeyin sonra hastanın boğulmasına neden olabilirsiniz sadece ön dişlerinin zarar görmeyeceği şekilde koymanız yeterli olacaktır.soluk alıp vermesine dikkat ediniz.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar.
Epilepsi hastalığı gerçekten birçok hastalıktan çok farklıdır hasta nöbet geçirdikten sonra kendine geldiğinde geçirdiği nöbeti hatırlamaz çünkü nöbet geçirme esnasında bilinç kaybı yaşamasından'dır. Bir başka yazımda'da Epilepsi Hastalığı'nın Çeşitleri hakkında makale yazacağım.
Epilepsi hastası olmak suç değildir arkadaşlar , Epilepsi veya başka bir hastalık olsun Allah'tan gelen bir hastalıktır. bunun için isyan etmeyiniz ve en önemlisi çalıştığınız yerde ve uzun süreli bulunduğunun yerlerdeki arkadaşlarınıza örneğin Epilepsi hastası olupta askere giden arkadaşlar için söylüyorum mutlaka ama mutlaka Komutanlarınıza Epilepsi hastası olduğunuzu söyleyiniz çalışanlar ise işyerindeki arkadaşlarına söylerler ise daha iyi olur çünkü çalışırken aniden nöbet geçiren bir hasta'nın yanındaki insanlar o sırada o kişinin epilepsi nöbeti geçirdiğini bilirlerse ona göre önlem alırlar. Epilepsi hastası olanlara ve bütün hastalara acil şifalar diliyorum.
Engelli İnsanları İçin Neler Yapılabilir?
Bugün 3 aralık dünya engelliler günü
Öncelikle Dünyadaki Bütün Engelli insanların Engelliler Gününü Kutluyorum.
1992 yılında Birleşmiş Milletler aldığı bir kararla , 3 aralık gününü ''Uluslararası Engelliler Günü'' olarak ilan etti.
Bugün siz değerli okuyucularıma, engelli kardeşlerimiz için neler yapabiliriz biraz onlardan bahsetmek istiyorum ve engelli kardeşlerimize gerektiği gibi davranıyormuyuz , onları topluma kazandırmak için neler yapabiliriz kısaca onlardan bahsetmek istiyorum.
Ülkemizde ve dünyada bir çok engelli insanlar var rengi,dili,dini,cinsi,ırkı her ne olursa olsun öncelikle bütün insanlar kardeştir. Engelli olmak bazen anadan doğma bazende sonradan trafik kazası vb gibi nedenlerden dolayı karşılabilen bir durumdur. yani sağlam bir insan diyemezki ben engelli değilim engelli olmayacağım diyemez çünkü herşey bir anlıktır.bugün sağlam olabilirsiniz fakat yarın Allah göstermesin bir kaza ile belki vücudunuzda bir organınızı kaybedebilirsiniz işte o yüzden her zaman kendimizi bir engelli kardeşimizin yerine koyarak düşünelim.
Engelli vatandaşlarımız için neler yapabiliriz?
Hiçbir zaman şöyle düşümeyin '' Ben Tek Başıma Ne Yapabilirimki'' diye düşünmeyin inanın bana eğer istedikten sonra belki elinizden ekonomik olarak bişey gelmiyor olabilir ama engelli bir insana yardım etmek örneğin görme engelli bir insanı karşıdan karşıya geçirmek belki o insanı çok mutlu edecektir.
1. Evet engelli insanlarımız için tabiki yapılacak bir çok şey var , Örneğin tekerlekli sandalye üzerinde oturan bir engelli vatandaşımız için onların kaldırıma rahatça çıkabileceği yerler yapılabilir.
2. Belediye otobüslerinde veya şehirlerarası otobüslerde arabaya tekerlekli sandalye ile çıkabilmek için farklı sistemler geliştirilebilir bu sistem ülkemizde bir çok yerde var (fakat engelli insanlardan daha çok normal insanlar kullanıyor tabi bu da olumsuz bir davranış) ve araba içinde tekerlekli sandalye ile durabileceği boş yerler olabilir.
3. Resmi kurumlar için sadece engelli insanlarımıza özel asansör sistemleri geliştirilebilir.
4. Çoçuk yaşta engelli olanlar için ise parkalarda,oyun alanlarında onların da yararlanabileceği oyun sistemleri(salıngaç,kaydırak vb) geliştirilebilir.Hiç görüyormusunuz çevrenizde engelli bir çoçuğun salıngaç'ta sallandığını veya kaydırakta kaydığını lütfen bunları düşünelim ve sadece engelliler gününde değil her zaman engelli insanlarımızın yanında olalım toplu taşıma araçlarında engelli ,yaşlı veya hamile insanları gördüğümüzde pencereden dışarı bakarak onları görmmezlikten gelme yerine, onlara yer verelim
Şimdilik aklıma gelenleri kısaca yazdım.İnanın bana insanoğlu o kadar zeki ve çalışkandır ki eğer istedikten sonra herşey yapılabilir yeterki düşünelim Engelli Kardeşlerimiz için neler yapabiliriz diye.
Başka bir makale'de görüşmek dileğiyle hoşça ve sevgiyle kalın
Saygılarımla
Açıköğretim Nokta Atış Soruları Ne kadar faydalı?
Açıköğretim Güz dönemi arasınavının yaklaşmasıyla birlikte açıköğretimde okuyan ve ders çalışmak için gerçekten vakti olmayan Aöf 'nin vermiş olduğu kitaplardaki 30-40 sayfalık konulara çalışmak yerine eminimki birçok kişi daha kısa ve öz olan kaynaklar aramaya başladı vakti olan yani herhangi bir işte çalışmayan evde olan arkadaşlar zaten çalışıyordur aslında doğru olan da bu Aöf'nin verdiği kitaplara çalışarak konuyu detaylı olarak öğrenmek tabiki daha iyidir bu inkar edilemez.
Fakat ben kendim bu yıl şöyle bişey yaptım bir nevi şansımı denemiş olucam bilmiyorum böyle yaparak doğrumu yaptım yanlış mı yaptım ama oturup Aöf nin verdiği kitaplara çalışacak kadar vaktim yoktu Karacan yayınlarının çıkartmış olduğu nokta atış soruları dergilerini almıştım onlara dahi bakamamıştım taki bugüne kadar artık yavaş yavaş çalışmaya başladım sınava 17- gün kalasıya sadece sorulara çalışıyorum , biliyorum bu iyi bişey değil yani konuyu bilmeden sınava girmek ama dediğim gibi başka çarem yoktu gerçekten ders çalışmak için vakti çok kısıtlı olan arkadaşlara da tavsiye ederim.
Umarım faydalı olur . Bütün sınava girecek olan arkadaşlara başarılar dilerim umarım herkes hak ettiği puanı alır.
10 Kasım ile ilgili Yaptığım Slayt
Her milletin tarihinde önemli kahramanlar vardır bizim kahramınız ve tek liderimizde Mustafa Kemal Atatürk'tür Bazı kesimler Atatürk'ü sevmesede Atatürk'ü unutturmaya çalışsalarda kimse bizlere Atatürkü unutturamaz . Atatürk ülkemiz ve milletimizin geleceği için ülkemizi kurtardıktan sonra o zamanki şartlar çerçevesinde neredeyse yapmadığı şey kalmamış okullar hastaneler ve daha bir çok şey o yüzden Atatürk anlatılmayla bitirilemez Atatürk çok büyük bir devlet adamıdır ölümünün 75.yıldönümünde Mustafa Kemal Atatürkü Saygı ve Özlemle Anıyoruz. sizlere Atatürk için hazırladığım bir Slaytı paylaşmak istiyorum iyi seyirler
Wmaraci
Merhaba arkadaşlar bugün sizlere bir webmaster sitesi tanıtmak istiyorum elimden geldiği kadar web sitesi olan ve blog yazan bir çok arkadaşımız eminimki bu siteyi biliyordur fakat ben bilmeyen arkadaşlar için kısaca anlatmak istedim umarım faydalı olur. tanıtacağım sitenin adı Wmaraci.com bu site nasıl bir site size neler kazandırır. öncelikle şunu belirtmek isterimki bu siteye üye olduğum için çok mutluyum. peki nasıl üye olunur bu siteye üye olabilmek için öncelikle site uzantılı bir E-mail adresinizin olması gerekiyor Örneğin info@siteadresiniz , site@siteadresiniz.com gibi bir E-mail adresinizin olması gerekiyor üye olduğunuz zaman bir çok özellikten faydalanabiliyorsunuz mesela üye olduktan sonra profil bilgilerinizde imza bölümüne Web site adresinizi yazarak diğer üyelerin sitenizi ziyaret etmelerini sağlayabilirsiniz.
Tabiki üye olmadan bir çok özellikten yararlanabiliyorsunuz gerçekten benim gözümde büyük paylaşım sitelerinden bir tanesi bir webmasterin arayıpta bulabileceği herşey mevcut diyebilirim sitenizin site analizi , seo analizi sorgulamalarını yapabileceğiniz bir site arkadaşlar inanın bana tek kelime ile harika bir bilgi sitesi öncelikle bu siteyi kuranlara ve emeği geçenlere Teşekkür Etmek istiyorum Yazıyı fala uzatıp sizleri sıkmak istemiyorum Buraya Tıklayarak Siteye Girebilirsiniz
Andımız Neden Kaldırıldı?
Merhaba arakdaşlar sizlere bugün açıklanan demokrasi paketi hakkındaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum sadece ANDIMIZ konusundaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.çünkü paketin tamamını hakkındaki düşüncelerimi paylaşsam inanın bana günler sürebilir o yüzden sadece ANDIMIZ konusundaki düşüncelerimi yazmak istiyorum.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum bu güzel AND' ı bizlere 23 nisan 1933 yılında Türk çoçuklarına armağan eden sayın Dr Reşit GALİP' beyfendiye Teşekkürlerimi sunuyorum.bizlere böylesine güzel ve anlamlı bir hediye armağan ettiği için
Eskiden beri ( 70 yıldır ) söylenen bu güzel And' ı ne yazıkki üzülerek söylüyorum AKP hükümeti 30 Eylül 2013 Pazartesi günü Yaptığı sayın Recep Tayyip Erdoğan'nın bizzat kendisi tarafından açıklanan ve bunun'da adına DEMOKRASİ paketi adı altındaki Andımızın kaldırıldığını söyledi. böylesine güzel ve milli bir değerimizi neden kaldırdılar onu anlamıyorum. neden kaldırdıkları çok açık. BDP (Barış ve Demokrasi Partisi) li millet vekillleri andımızı istemedikleri için kaldırıldığını dşünüyorum. kendilerine sorsanız kaldıdık çünkü böyle daha demokratik bir ülke olacağız derler, sanki Andımız varken Demokratik bir ülke değildik ,Andımız kaldırılınca'mı Demokratik bir ülke olacağız çok saçma kime ne zararı var bu andımızın insanlarımızın bunu araştırması gerek bence soruyorum sizlere Andımız varken Demokratik bir ülke değilmiydik? bu konuda aslında çok söylenecek şeyler var fakat herşey söylenmiyor işte. sizlere şunuda belirtmek istiyorum ben ne Sağcıyım, nede Solcuyum, ben milli değerlerimizin korunmasından yana olan bir Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşıyım. benim korkum bugün Milli bir değerimiz olan Andımızı kaldıranların, yarın İstiklal Marşımızıda kaldırmalarından korkmamdır.lütfen biraz milli değerlerimize sahip çıkalım. Bizi biz yapan değerlerimizi koruyalım.sonradan ''Çeşke '' dememek için bazı şeyleri zamanında yapalım değerlerimize sahip çıkalım.
En Tahlikeli İnsanlar, Büyük Makalmlara Gelmiş Küçük İnsanlardır
ANDIMIZ
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
Mevsimlik İşciler
Ülkemizde eskisi kadar olmasada yine tarım yapılıyor ve modern tarım aletleri olsa da bazı sebze ve meyveler yinede insan gücüne ihtiyaç duyuluyor.
Peki önümüze kadar gelen sebze ve meyvelerin nasıl ve ne şartlarda üretildiklerini hiç merak ettiniz migeçen gün mevsimlik işciler diye proğram izledim orada mevsimlik işcilerin nasıl yaşadıklarını anlatıyordu ve izlediğimde gerçekten ülkemizdeki işcileri bir kez daha saygı duydum çünkü onlar'ın yaşamları o kadar zorki inanın bana bir ekmek parası kazanabilmek için bir şehirden başka bir şehire devamlı göç ediyorlar
Örneğin fındık toplamak için Güneydoğudan Karadenize gelen bir aile vardı ve çoçukları yaz tatili yapmak yerine çalışmaya gelmişlerdi peki ne kadar ücretle çalışıyor dersiniz? günlük 40 TL fakat Çavuş(Çavuş : işcilere iş bulan ve onların başında durup onların çalışmasını sağlayan kişiye verilen bir isim) parası yol masrafları vs derken kendilerine kalan ücret 20-25 TL düşüyor. yani aylığa vurduğumuzda 600-700 TL bir asgari ücret dahi etmiyor ve ne sigortaları var ne de başka sosyal güvenceleri ve bu aile veya diğer mevsimlik işciler nerede iş varsa oraya gidiyor. Karadenize Çay ve Fındık toplamaya , Niğde'ye patates toplamaya vs. ve en önemli sorunları eğitim çoçuklar okul çağına geldiklerinde çoçuk okula başlıyor fakat çoçuk tam okula alışmışken başka bir şehire gidiyorlar yine iş için öğrencinin eğitimi yarım kalıyor.
Devlet tarım işcilerine yardım etmeli ve her işciye en azından destek prim verilmeli , veriliyorsa dahi bunlar kontrol edilmeli herkes eşit şekilde yaralanıyor mu diye işcilere sosyal güvence verilmelidir diye düşünüyorum. Böylece ülkemideki Tarım'ın daha kaliteli bir şekilde yapılacağına inanıyorum
Son olarak ülkemizdeki bütün işcilere Teşekkür Ederim belli bir ücret karşılığı dahi olsa onlar memleketlerinden kalkıp nerede iş var oraya göç ediyorlar. Hepsinden ALLAH RAZI OLSUN.
Dünyanın En Değerli İnsanları Annelerimiz
Dünyada kaç kişi elleri olan fakat onu kullanamayan ayakları olan ama yürüyemeyen isteklerini ağlamasıyla bildiren ,konuşamayan,altına yapan geceleri tatlı uykularından uyandıran birine bakmak ister? İşte bütün bunları karşılık beklemeden yapan tek canlı annelerimizdir.
Dünyanın en kutsal varlıklarıdır annelerimiz. En duygusal, en vefalı en çok değeri bilinen ve haklarının ödenmesi imkansız olan meleklerimizdir annelerimiz. Gözlerimizi açtığımız ilk günden son nefeslerine kadar hep bizim iyiliğimizi düşünen her zaman yanımızda olan meleklerimizdir.Bizlere hep sevgisini gösteren bıkmadan usanmadan bizlere bakan annelerimiz'dir
Küçük bir çoçuğun annesine verdiği en güzel hesiye çoçuğun konuşmaya başlaması ve '' anne '' demesidir.Okula başlarız okula alışana kadar hep yanımızda olurlar hep onlar götürüp getirir bizi okulda neler öğrendiğimizi anlatırız ve bizi bıkmadan sıkılmadan ve ciddiyetle dinlerler sanki çok önemli bişey anlatıyormuşuz gibi
Her zaman sevincimizi ve üzüntümüzü paylaşırız onlarla, ama bazı evlatlar vardır ki annelerini sokağa atarlar annelerine kötü söz söylerler onlar annelerinin değerini bilmezler buna rağmen anneler yine birşey demez nede olsa çoçuğum deyip evlatlarınıa kıyamazlar.Onlar bu durumlarına yine ağlar lar ama sevinçlerinden değil vefasızlıktan ... O yaşa kadar getirdikleri çoçuklarının bunları yapması üzer onları , bebeklik günlerini hatırlarlar ve üzüntüleri bir o kadar çoğalır.
Annelerimize bu duyguları yaşatmayalım ,hakkını zaten ödeyemediğimiz annelerimize değer verelim , onları üzmeyelim ağladıkları zamanlar değil sevindikleri zamanlar olsun onlar yaşlandığı zaman onları huzur evlerine vermektense onlara son nefeslerine kadar bıkmadan usanmadan bakalım nasılki onlar bize bugünlere kadar getirdiyse bizde onlar bir nebze de olsa hayır dualarını almaya çalışalım '' Cennet Annelerin Ayakları Altındadır'' sözünü hiç unutmayalım ve her zaman onları mutlu etmeye çalışalım.
Önce kendi Annem'in daha sonrada bütün Annelerin Anneler Gününü Kutluyorum
Sosyal Medya Sitelerinde Türkçenin Durumu
Merhaba arkadaşlar bugün güzel Türkçemiz'in nasıl daha güzel ve olması gerektiği gibi konusundan bahsetmek istiyorum. Bunu bir çok kişi yapıyor ben sevdiğim insanlar'dan ,arkadaşlarım'dan ve Türkçe konuşan bütün insanlardan rica ediyorum rica ediyorum Türkçemiz'i güzel konuşalım Türkçe alfabesinden olmayan harfleri kullanmayalım
Bu daha çok sosyal medya sitelerindeki yazışmalarda yapılıyor örneğin bir video'nun veya bir resmin altında gördüğüm yorumlarda olsun çoğu zaman şunu görüyorum Türkçe'de olmayan harfler kullanılıyor peki nedir bu harfler Q ,X,W bunlar gibi harfler bir de yetmiyormuş gibi kısaltmalar yapılıyor.örneğin tamam kelimesi yazılacakken Tm yazılıyor veya kendine iyi bak yazılması gerekirken K.İ.B yazılıyor tabiki isteyen istediğini kullanmnakta özgür'dür kimseye bişey dediğim yok fakat böyle giderse bir süre sonra normal insanlar sanal alemde değilde gerçek hayatta sohbet ederken dahi bu Türkçe'de olmayan harfleri kullanır hale geliriz.
lütfen Sosyal medya sitlerindenki konuşmalarımızda bunlara dikkat edelim Türkçemizi daha güzel ve Türkçe de olmayan harfler ile değilde kendi Türkçe harfler ile konuşmaya ve yazışmalarda Türkçe harfleri kullanmaya özen gösterelim .
Bir başka makale'de görüşmek dileğiyle hoşça ve sevgiyle kalın.
Arada sırada değişiklik iyi oluyor
Bugün sitemde biraz değişiklikler yapmak istedim ve konu altlarında olan önceki yazılar , sonraki yazılar ve ana sayfa resimlerini değiştirmek istedim böyle daha iyi olacağını düşündüm photoshopla butonları biraz düzelttikten sonra şimdiki halina getirdim umarım sizlerde beğenirsiniz fikirlerinizi almak isterim
Özgürlük ve Barıştan Kastınız Nedir
Aslında siyasi konularda makale yazmayı pek sevmem belki bugüne kadar
da yazmamışımdır fakat son zamanlardaki olaylardan dolayı böyle bir
makale yazarak kendi duygu ve düşüncelerimi sizlerle paylaşma gereği
duydum.
Son zamanlarda daha çok konuşulan konular kürtlere açılım,kürtlere özgürlük kürtlere barış falan gibi konular ülkemizdeki bazı kesimler tarafından ve bazı ülkeler tarafından’da desteklenen örgütler aracılığı ile insanları kışkırtmaya devam edenler ,öncelikle onlara seslenmek istiyorum her ne yaparsanız yapın ülkemizi bölmeye gücünüz yetmeyecektir.şunuda belirtmek istiyorum ben ne ırkçı nede kürtlere karşı olan birisi değilim
Kürtlere özgürlük veya kürtlere barış diyenlere soruyorum siz bu ülkede yaşamıyormusunuzda bu ülkeyi bölmek isteyenlerden oluyorsunuz , şunu anlayamıyorum ülkemiz kurtuluş ( bağımsızlık ) savaşında Dedelerimiz , nenelerimiz Türk –Kürt ayrımı yapmadan hep birlikte kurtarmış , zannetmiyorumki hiçbir hainlik yapmadığı müddetçe ister kürt olsun ister Türk olsun kimse kimsenin bu ülkede yaşamasına engel değildir zaten olamazda
Peki kürtlere özgürlük veya kürtlere hakkı diyerek neyi kast ediyorlar.Kürt vatandaşlarımız zaten istediği gibi gereğini yerine getirdikçe milletvekili, avukat, savcı , hakim,doktor,öğretmen vs olabiliyorlar yani Türk vatandaşlarımız hangi haklara sahipse Kürt vatandaşlarımızda aynı haklara sahip olduğunu düşünüyorum.
Hiç duydunuzmu sen ‘’ Kürtsün ‘’ diye bu mesleği yapamazsın veya Kürt olduğun için bu haktan mahrumsun gibi şeyler Eminimki duymamışsınızdır.zaten böyle bişey düşünülemezde
Benim bir çok kürt arkadaşım var bazen sohbet ettiğimizde bu tür konuşmaları yaptığımızda arkadaşlarımın dediği şu: biz hayatımızdan memnunuz türk vatandaşlar hangi haklara sahipse bizde o haklara sahibiz diyorlar.şimdi
Şimdi soruyorum size ülkemizde kaç millet var hiç düşündümüzde Laz,Çerkez,Muhacir,Türk,Kürt gibi bir çok müllet var peki herbirine ülke yöneticileri açılım yapmak istese ülkemizin durumu nereye gidecek
Makalemde anlatmak istediğim bence herkes halinden memnun bırakın açılımı falanda ülekmizdeki fakir insanları nasıl daha iyi duruma getiririz onları düşünsünler yöneticiler diğer ülkelerdeki asgari ücret bizim ülkemizdeki asgari ücretin kat kat üzerinde önce bu tür şeyleri düzeltsinler o zaman herşey daha iyi olur zaten
Umarım kimse beni yanlış anlamamıştır.ben ne ırkçıyım nede kürtlere karşı biri değilim sadece nesnel bir şekilde düşüncelerimi paylaşmak istedim
Son zamanlarda daha çok konuşulan konular kürtlere açılım,kürtlere özgürlük kürtlere barış falan gibi konular ülkemizdeki bazı kesimler tarafından ve bazı ülkeler tarafından’da desteklenen örgütler aracılığı ile insanları kışkırtmaya devam edenler ,öncelikle onlara seslenmek istiyorum her ne yaparsanız yapın ülkemizi bölmeye gücünüz yetmeyecektir.şunuda belirtmek istiyorum ben ne ırkçı nede kürtlere karşı olan birisi değilim
Kürtlere özgürlük veya kürtlere barış diyenlere soruyorum siz bu ülkede yaşamıyormusunuzda bu ülkeyi bölmek isteyenlerden oluyorsunuz , şunu anlayamıyorum ülkemiz kurtuluş ( bağımsızlık ) savaşında Dedelerimiz , nenelerimiz Türk –Kürt ayrımı yapmadan hep birlikte kurtarmış , zannetmiyorumki hiçbir hainlik yapmadığı müddetçe ister kürt olsun ister Türk olsun kimse kimsenin bu ülkede yaşamasına engel değildir zaten olamazda
Peki kürtlere özgürlük veya kürtlere hakkı diyerek neyi kast ediyorlar.Kürt vatandaşlarımız zaten istediği gibi gereğini yerine getirdikçe milletvekili, avukat, savcı , hakim,doktor,öğretmen vs olabiliyorlar yani Türk vatandaşlarımız hangi haklara sahipse Kürt vatandaşlarımızda aynı haklara sahip olduğunu düşünüyorum.
Hiç duydunuzmu sen ‘’ Kürtsün ‘’ diye bu mesleği yapamazsın veya Kürt olduğun için bu haktan mahrumsun gibi şeyler Eminimki duymamışsınızdır.zaten böyle bişey düşünülemezde
Benim bir çok kürt arkadaşım var bazen sohbet ettiğimizde bu tür konuşmaları yaptığımızda arkadaşlarımın dediği şu: biz hayatımızdan memnunuz türk vatandaşlar hangi haklara sahipse bizde o haklara sahibiz diyorlar.şimdi
Şimdi soruyorum size ülkemizde kaç millet var hiç düşündümüzde Laz,Çerkez,Muhacir,Türk,Kürt gibi bir çok müllet var peki herbirine ülke yöneticileri açılım yapmak istese ülkemizin durumu nereye gidecek
Makalemde anlatmak istediğim bence herkes halinden memnun bırakın açılımı falanda ülekmizdeki fakir insanları nasıl daha iyi duruma getiririz onları düşünsünler yöneticiler diğer ülkelerdeki asgari ücret bizim ülkemizdeki asgari ücretin kat kat üzerinde önce bu tür şeyleri düzeltsinler o zaman herşey daha iyi olur zaten
Umarım kimse beni yanlış anlamamıştır.ben ne ırkçıyım nede kürtlere karşı biri değilim sadece nesnel bir şekilde düşüncelerimi paylaşmak istedim
Evlendirme Proğramları
Evlilik iki insanınbir ömür boyu birlikte yaşaması hastalıkta ,sağlıkta eşlerin birbirine destek olmasıdır. İnsan bazen hiç görmediği bir insanı görünce bazende bildiği tanıdığı bir insana aşık olabilir ve evlenebilirler.
Ülkemizde yapılan araştırmalara göre ,son yıllarda yapılan araştırmalar neticesinde boşanma sayıları oldukça artmış.bunun nedenleri eşlerin belli bir süre sonra birbirlerine uyum sağlayamamalarından kaynaklanıyor.hal böyle olunca insanlar kendilerine yeni bir eş aramak için arayış içine giriyorlar.işte tam bu nokta’da evlendirme proğramları ortaya çıkıyor.bazıları gerçekten insanları mutlu etmek için çaba gösterirken bazıları ise sırf reyting uğruna bu işi yaptıklarını düşünüyorum.bakıyorum erkek karısından boşanmış evlendirme proğramına gelmiş veya kadın kocasından boşanmış evlendirme proğramına gelmiş yeni bir koca arayışı içine girmiş,bakıyorsunuz bazıları gerçekten mutlu olmak amacıyla gelirken bazıları ise sırf heyecan arayışı içine giriyor tabi reyting uğruna yapılan o proğramlar tabi bazıları hepsi öyledir demiyorum reytingleri tavan yapıyor
Örneğin kadın bir erkek için geliyor paravan açıldığında yok ben elektrik alamadım yok şöyle oldu yok böyle oldu diyerek insanların gururları ile alay ediyorlar
Ben şuna kesinlikle karşı değilim yani insan ister evleneceği bayanı veya erkeği ister internetten isterse bu tür proğramlarda bulabilir ama kızdığım bir nokta var o da bu tür proğramlara gerçekten kötü amaçlı insanların katılması durum böyle olunca kurunun yanında yaşta yanıyor atasözü devreye giriyor.tabiki herkes evlenmeli tabiki herkes evlenmeli aradığı aşkı bulmalı ama toplum olarak bence bunlara daha dikkatli davranmalıyız .umarım beni kimse yanlış anlamaz ben evlendirme proğramlarına kızmaktan ziyade daha çok reyting için bu tür proğramlar yapan ve ve sırf heyecan olsun diye bu tür kanallara gelip kendine eş arayanlara kızıyorum , belki gerçekten oraya bir umutla ,mutlu olmak umuduyla gitmiş insanların hakkını yiyorlar.lütfen bu tür hatalara düşmeyelim gitmeden önce gideceğiniz o proğramı iyice araştırınız proğramın kalitesini , proğramın gerçek amaçlarını iyice araştırp gitmenizde fayda var diye düşünüyorum.
Teşekkür Ederim Google
Google O kadar büyük bir arama motoru hatta arama motorundan çok çok daha da fazlası her geçen gün üyerlerine yeni özellikler sunan muhteşem bir arama motoru, bugün googleye üyelik bilgilerimle girmiştim bir de baktımki google bana özel bir logo çalışması yaparak doğum günümü kutluyor açıkçası önce biraz tuhafıma gitti fakat bir yandan da çok hoşuma gitti üyesine böle özellikler sunan acaba kaçtane arama motoru vardır , hiç sanmıyorum google gibi olanını benim için en iyi , en kalitesli bugüne kadar Google idi şimdide öyle Teşekkür ederim google doğum günümü kutladığın için ( ayrıca google plus ve facebook sayfalarımda doğum günümü kutlayan arkadaşlarıma'da buradan bir kez daha Teşekkür ederim
Kıyafetler serbest olunca bakın neler olacak
Merhaba arkadaşlar yazıma başlamadan önce bu yazının kendi düşüncelerim olduğunu belirtmek istiyorum
okullarda kılık kıyafet serbest oldu, tektip kıyafet artık olmayacak herkes dileği gibi giyinecekmiş buradaki yazımda da paylaşmıştım. Eskiden benim zamanımda mavi önlük vardı bizler onu giyipte okula giderdik ben çok az hatırlıyorum mavi önlükten öncede siyah önlükler vardı yani zengin öğrencide fakir öğrencide aynı kıyafeti giderdi ve zengin ile fakir arasında bir ayrımcılık söz konusu değildi taki bu kılık kıyafet serbest olana kadar.
Belki insanlara bir yandan iyi gelebilir ama bana göre yanlış bir uygulama neden derseniz resimde de gördüğünüz gibi zengin öğrenci pahalı markalı elbiseler ile okula giderken fakir öğrenciler belki giymeye dahi utandığı elbiseler ile okula gidecek zengin öğrenci markalı elbiseler ile gelirken , markası dahi olmayan elbiseleri giyen fakir öğrenciler bakacaklarki arkadaşları güzel elbiseler giyiyorlar kimbilir belki kendilerini kötü hissetmelerine neden olacak bu durum eve gittiklerinde anne ve babalarına anne arkadaşlarım çok güzel elbiseler giyiyorlar ben neden öyle giyinemiyorum diye bir nevi isyan edecekler,belkide okumaktan nefret edecekler tabiki her anne baba evladına en güzel elbiseler giydirip en iyi şekilde oğlunu veya kızını okula göndermek ister. fakat şöyle bir düşünün asgari ücret alan bir baba aldığı maaş ile evimi geçindirsin oğluna kızına markalı elbiselermi alsın hele bu babanın 2-3 tane de okuyan çoçuğu varsa , tamam ben serbest olmasın demiyorum belki serbest olması çok iyi bişeyde olabilir ama ülkemiz buna hazır değil henüz asgari ücret bu kadar düşükken ve geçim çok pahalıyken bunun olması bana çok tuhaf geliyor
Bir de şu var tabi oğluna kızına istediği kıyafetleri alamayan baba bunalıma girecek herkes oğluna kızına her istediğini alıyorda ben neden alamıyorum diye bunalıma girecektir diye düşünüyorum
bu yasayı çıkaranlar umarım bunları düşünerek çıkarmışlardır aksi takdirde bütün bunların sorumluları bunların olacağını düşünmeden yasayı çıkaranlar olacaktır
Şunu tekrar söylemek istiyorum bütün bunlar benim kendi şahsi düşüncelerim , tabi kim nasıl düşünür onu bilemem ama böyle büyük birşeyi toplumun hazır olmadığı bir yasayı çıkarırken en azından referandum
( halka sorarak ) yapmak belki daha iyi olurdu.
Öğretmenler Günü Nasıl Ortaya Çıktı
Öğretmenler Günü Nasıl Ortaya Çıktı |
Öcenlikle Bütün ÖĞRETMENLERİMİZ'in ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN Öğretmen yetiştiren okul ilk defa 16 Mart 1848 yılında açılmıştır Eskiden okula giden öğrenci sayısı çok azdı. Dolayısıyla okuryazar oranı çok düşüktü Bu eksikliği gören Atatürk eğitimin bütün yurtta yayılmasını düşünüyordu Bu amaçlar doğrultusunda 1928 yılında Arap harfleri kaldırılıp bugün kullandığımız alfabe kabul edildi Harf inkılâbının yapılmasından sonra halk okuma ve yazmaya büyük ilgi gösterdi Bütün herkesin okuryazar olması için çalışmalar başlatıldı. Okula gidememiş, okul çağı geçmiş bütün insanlar okuryazar yapılmaya başlandı Bu amaçla okuma - yazama öğreten okullar açılmaya başlandı Bu okullara Millet Mektepleri adı verildi Bu çalışmayı Atatürk kara tahta başına geçerek bizzat başlattı Okuma yazma çalışmaları da bu vesile ile başlamış oldu.
Daha sonra 11 Kasım 1928 günü Bakanlar Kurulunun aldığı bir kararla Atatürk’e Millet Mektepleri Başöğretmenliği unvanı verildi Atatürk bu unvanı 24 Kasım’da kabul etti
Bunun üzerine yıllar sonra Atatürk’ün 100 doğum yılı olan 1981 tarihinden itibaren 24 Kasım’ın Öğretmenler Günü olarak kutlanması karara bağlanmıştır Bu nedenle Her sene 24 Kasım tarihinde öğretmelerin ve öğretmenliğin önemi anlatılır Düzenlenen törenlerle öğretmenlerimize saygımızı sunarız
Bunun üzerine yıllar sonra Atatürk’ün 100 doğum yılı olan 1981 tarihinden itibaren 24 Kasım’ın Öğretmenler Günü olarak kutlanması karara bağlanmıştır Bu nedenle Her sene 24 Kasım tarihinde öğretmelerin ve öğretmenliğin önemi anlatılır Düzenlenen törenlerle öğretmenlerimize saygımızı sunarız
Milletleri Kurtaranlar Yalnız ve ancak Öğretmenlerdir
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK