Her milletin tarihinde önemli kahramanlar vardır bizim kahramınız ve tek liderimizde Mustafa Kemal Atatürk'tür Bazı kesimler Atatürk'ü sevmesede Atatürk'ü unutturmaya çalışsalarda kimse bizlere Atatürkü unutturamaz . Atatürk ülkemiz ve milletimizin geleceği için ülkemizi kurtardıktan sonra o zamanki şartlar çerçevesinde neredeyse yapmadığı şey kalmamış okullar hastaneler ve daha bir çok şey o yüzden Atatürk anlatılmayla bitirilemez Atatürk çok büyük bir devlet adamıdır ölümünün 75.yıldönümünde Mustafa Kemal Atatürkü Saygı ve Özlemle Anıyoruz. sizlere Atatürk için hazırladığım bir Slaytı paylaşmak istiyorum iyi seyirler
genel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
genel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
10 Kasım ile ilgili Yaptığım Slayt
Her milletin tarihinde önemli kahramanlar vardır bizim kahramınız ve tek liderimizde Mustafa Kemal Atatürk'tür Bazı kesimler Atatürk'ü sevmesede Atatürk'ü unutturmaya çalışsalarda kimse bizlere Atatürkü unutturamaz . Atatürk ülkemiz ve milletimizin geleceği için ülkemizi kurtardıktan sonra o zamanki şartlar çerçevesinde neredeyse yapmadığı şey kalmamış okullar hastaneler ve daha bir çok şey o yüzden Atatürk anlatılmayla bitirilemez Atatürk çok büyük bir devlet adamıdır ölümünün 75.yıldönümünde Mustafa Kemal Atatürkü Saygı ve Özlemle Anıyoruz. sizlere Atatürk için hazırladığım bir Slaytı paylaşmak istiyorum iyi seyirler
Kurban Bayramınız Kutlu Olsun
Kalpler vardır sevgiyi paylaşmak için, insanlar vardır yalnız kalmamak için, bayramlar vardır dostluğu paylaşmak için... KURBAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN.
Doktordan önce Google'a gidiyoruz
Araştırmalara göre doktora gitmeden önce Google'da arama yapıldığı belirtildi.
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ümit Atabek, tüm dünyada internetin, başlıca sağlık enformasyon sağlayıcısı konumuna geldiğini belirterek, genellikle doktora gitmek yerine, önce Google'da arama yapıldığını, araştırmalara göre, hastaneler ve doktorlar hakkında bilgi almak için internete başvuranların oranının yüzde 92 olduğunu söyledi.
GOOGLE'DA MEVSİMİNE GÖRE SAĞLIK ARAMASI
Sağlık alanında internette trend analizi yapan Social Touch tarafından geçen yıl yapılan araştırmada, özellikle ilaçlarla ilgili enformasyon ihtiyacı için internet kullananların oranının yüzde 83 olarak saptandığını kaydeden Atabek, "Doktora değil de Google'a soruyoruz, ancak sorarken de daha önce soranların yanlış sorularıyla aratıyoruz. Google Trends bize sağlık alanında eğilimlerin dönemsel değişimlerini gösterebiliyor. Bu aracı kullanarak, yaz mevsimi başlangıcında zayıflama, yaz boyunca güneş yanığı, kış mevsimi başlangıcında grip, bitkisel çaylar, soğuk algınlığı ile ilgili aramaların arttığı görülüyor. Bu eğilimler, toplumda sağlık enformasyonunun hangi konularda ve nasıl elde edildiğinin göstergesi. Örneğin, zayıflama araması yapanların oranı, kanser ve diyabet araması yapanların iki katından fazla. Bu da sağlığa bakış açısını gösteriyor"
HASTA OLAN ÖNCE İNTERNETE BAKIYOR
Beş yıl önce yapılan TÜBİTAK araştırmasına göre, yaşlıların birinci enformasyon kaynağının televizyon olduğunun belirlendiğini kaydeden Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Atabek, özellikle genç ve eğitimli kişilerin enformasyon kaynaklarının ise internet olduğunu belirtti. Atabek, televizyonlarda, sağlıkla ilgili şov programların ardı ardına geldiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Sağlık tanımı dahi medyatik olmaya başladı. Yeni kuşak ise televizyon yerine yeni medyayı, başta Google olmak üzere internet içeriklerini koydu. Artık insanlar hasta oldukları zaman ilk olarak internetin başına geçiyor. Bunu yaptıklarında ise genellikle çok yoğun bir bilgi yığınının etkisinde kalıp yanlış yönlendirilebiliyor. Sorun teknolojinin kullanılması değil, o teknolojinin nasıl kullanıldığıdır."
TIBBİ BİLGİLERİ WEB DEĞİL HEKİMLER VERMELİ
Günümüzde yaşamın her alanının tıbbileştirildiğini ifade eden Atabek, sözlerini şöyle sürdürdü:"Sağlık ve iletişim alanında önemli değişim ve dönüşümler ortaya çıkıyor. Artık kimse sadece doktor ya da sağlık kuruluşundan aldığı bilgilerle yetinmiyor. İnsanlar artık araştırıyor ve kıyaslıyor. Özellikle, hastalarıyla yeterli iletişim kurma becerisi bulunmayan hekimlerden tam olarak alamadıkları bazı bilgileri internetten ayrıntılı olarak elde edebiliyorlar. Bunlar olumlu gelişmeler. Ancak bu yeni iletişim düzeninin mutlaka kamusal bir izleme sürecini içermesi gerekiyor. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere kamusal kuruluşların konuya önemle eğilmeleri gerekli. Meslek kuruluşlarının da katıldığı bir ortak anlayış ve işbirliğini öneriyoruz. Kamusal düzenlemeler, sorunları önemli ölçüde azaltacaktır. Aksi durumda, internette sağlık enformasyonu hem aşırı sağlık kaygısına hem de kişilerin bilimdışı çözümlere yönelmesine neden olacaktır."
Prof.Dr. Atabek, Google'ın Calico adlı bir sağlık enformasyon şirketi kurmakta olduğunu belirterek şunları söyledi: "Google bunu halka ücretsiz ve güvenilir sağlık enformasyonu sunmakta kullanacak, ancak Calico'nun aynı zamanda giderek artan oranlarda sağlık sektörü pazarlama iletişiminde de kullanacağını öngörebiliriz."
GOOGLE'DA EN ÇOK YAPILAN SAĞLIK ARAMALARI
ABD'de yapılan bir araştırmaya göre, internette sağlıkla ilgili araştırma yapacak her 10 kişiden 8'i, ilk önce Google'ı kullanıyor. Google'ın 2004 yılından itibaren dünyada yapılan arama oranlarını paylaştığı "Google Trends" ise Türkiye'de de sağlık alanında hangi aramaların popüler olduğunu görmemizi sağlıyor. Türkiye'de son bir yılda sağlık alanında yapılan aramalar insanların sağlığa bakış açısını da ortaya koyuyor. Google'da yapılan aramalara göre, eğilimlerin dönemsel değişimleri açıkça görülüyor. Yaz mevsimi başlangıcında zayıflama, yaz boyunca güneş yanığı, kış mevsimi başlangıcında grip, bitkisel çaylar, soğuk algınlığı ile ilgili aramaların arttığı görülüyor. ABD'de 2012 yılında kanser, diyabet, depresyon, akne, uçuk, bel ağrısı aramalarda ilk sıralarda yer alırken Türkiye'de son bir yılda, zayıflama ve diyet araması, kanser ve diyabet aramalarının iki katından fazla olarak karşımıza çıkıyor.
AYDIN ÇOK ARAYAN İLLER ARASINDA
Zayıflama ve diyet aramasında, bilimsel gerçekliği bulunmayan "zayıflama çayı", "zayıflama hapı" en çok arananlarda ilk iki sırada yer alıyor. Son dönem aramalarda popüler olanlar çeşitli zayıflama ilaçları ile zayıflama eşofmanları. Zayıflama ve diyet kelimeleri en çok yaz aylarına girmeden önce, nisan ve mayıs aylarında yoğunlaşıyor. Zayıflama aramalarında Isparta, Niğde, Afyon, Çanakkale ile Aydın ilk beşte sıralanıyor.
KALP RAHATSIZLIKLARI EN ÇOK ARANANLARDAN
Sağlık aramalarında en sık aranan kelimelerin başında kalp geliyor. Aranan alt kelimelerde ise kalp krizi ile kalp ameliyatı ilk ikide bulunuyor. Kırıkkale, Niğde, Sivas, Bolu ve İstanbul, kalp kelimesinin aratıldığı alt bölge illeri olarak ilk beşte sıralanıyor. Ağustos ayı başında neredeyse hiç yapılmayan grip nezle aramasının geçen Eylül sonuna doğru büyük bir yükselişe geçerek tavan yaptığı görülüyor. Bu alanda aramalarda grip aşısı, grip tedavisi ve nezle, alt kategorilerde ilk üç sırada yer alıyor.
GOOGLE'DA MEVSİMİNE GÖRE SAĞLIK ARAMASI
Sağlık alanında internette trend analizi yapan Social Touch tarafından geçen yıl yapılan araştırmada, özellikle ilaçlarla ilgili enformasyon ihtiyacı için internet kullananların oranının yüzde 83 olarak saptandığını kaydeden Atabek, "Doktora değil de Google'a soruyoruz, ancak sorarken de daha önce soranların yanlış sorularıyla aratıyoruz. Google Trends bize sağlık alanında eğilimlerin dönemsel değişimlerini gösterebiliyor. Bu aracı kullanarak, yaz mevsimi başlangıcında zayıflama, yaz boyunca güneş yanığı, kış mevsimi başlangıcında grip, bitkisel çaylar, soğuk algınlığı ile ilgili aramaların arttığı görülüyor. Bu eğilimler, toplumda sağlık enformasyonunun hangi konularda ve nasıl elde edildiğinin göstergesi. Örneğin, zayıflama araması yapanların oranı, kanser ve diyabet araması yapanların iki katından fazla. Bu da sağlığa bakış açısını gösteriyor"
HASTA OLAN ÖNCE İNTERNETE BAKIYOR
Beş yıl önce yapılan TÜBİTAK araştırmasına göre, yaşlıların birinci enformasyon kaynağının televizyon olduğunun belirlendiğini kaydeden Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Atabek, özellikle genç ve eğitimli kişilerin enformasyon kaynaklarının ise internet olduğunu belirtti. Atabek, televizyonlarda, sağlıkla ilgili şov programların ardı ardına geldiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Sağlık tanımı dahi medyatik olmaya başladı. Yeni kuşak ise televizyon yerine yeni medyayı, başta Google olmak üzere internet içeriklerini koydu. Artık insanlar hasta oldukları zaman ilk olarak internetin başına geçiyor. Bunu yaptıklarında ise genellikle çok yoğun bir bilgi yığınının etkisinde kalıp yanlış yönlendirilebiliyor. Sorun teknolojinin kullanılması değil, o teknolojinin nasıl kullanıldığıdır."
TIBBİ BİLGİLERİ WEB DEĞİL HEKİMLER VERMELİ
Günümüzde yaşamın her alanının tıbbileştirildiğini ifade eden Atabek, sözlerini şöyle sürdürdü:"Sağlık ve iletişim alanında önemli değişim ve dönüşümler ortaya çıkıyor. Artık kimse sadece doktor ya da sağlık kuruluşundan aldığı bilgilerle yetinmiyor. İnsanlar artık araştırıyor ve kıyaslıyor. Özellikle, hastalarıyla yeterli iletişim kurma becerisi bulunmayan hekimlerden tam olarak alamadıkları bazı bilgileri internetten ayrıntılı olarak elde edebiliyorlar. Bunlar olumlu gelişmeler. Ancak bu yeni iletişim düzeninin mutlaka kamusal bir izleme sürecini içermesi gerekiyor. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere kamusal kuruluşların konuya önemle eğilmeleri gerekli. Meslek kuruluşlarının da katıldığı bir ortak anlayış ve işbirliğini öneriyoruz. Kamusal düzenlemeler, sorunları önemli ölçüde azaltacaktır. Aksi durumda, internette sağlık enformasyonu hem aşırı sağlık kaygısına hem de kişilerin bilimdışı çözümlere yönelmesine neden olacaktır."
Prof.Dr. Atabek, Google'ın Calico adlı bir sağlık enformasyon şirketi kurmakta olduğunu belirterek şunları söyledi: "Google bunu halka ücretsiz ve güvenilir sağlık enformasyonu sunmakta kullanacak, ancak Calico'nun aynı zamanda giderek artan oranlarda sağlık sektörü pazarlama iletişiminde de kullanacağını öngörebiliriz."
GOOGLE'DA EN ÇOK YAPILAN SAĞLIK ARAMALARI
ABD'de yapılan bir araştırmaya göre, internette sağlıkla ilgili araştırma yapacak her 10 kişiden 8'i, ilk önce Google'ı kullanıyor. Google'ın 2004 yılından itibaren dünyada yapılan arama oranlarını paylaştığı "Google Trends" ise Türkiye'de de sağlık alanında hangi aramaların popüler olduğunu görmemizi sağlıyor. Türkiye'de son bir yılda sağlık alanında yapılan aramalar insanların sağlığa bakış açısını da ortaya koyuyor. Google'da yapılan aramalara göre, eğilimlerin dönemsel değişimleri açıkça görülüyor. Yaz mevsimi başlangıcında zayıflama, yaz boyunca güneş yanığı, kış mevsimi başlangıcında grip, bitkisel çaylar, soğuk algınlığı ile ilgili aramaların arttığı görülüyor. ABD'de 2012 yılında kanser, diyabet, depresyon, akne, uçuk, bel ağrısı aramalarda ilk sıralarda yer alırken Türkiye'de son bir yılda, zayıflama ve diyet araması, kanser ve diyabet aramalarının iki katından fazla olarak karşımıza çıkıyor.
AYDIN ÇOK ARAYAN İLLER ARASINDA
Zayıflama ve diyet aramasında, bilimsel gerçekliği bulunmayan "zayıflama çayı", "zayıflama hapı" en çok arananlarda ilk iki sırada yer alıyor. Son dönem aramalarda popüler olanlar çeşitli zayıflama ilaçları ile zayıflama eşofmanları. Zayıflama ve diyet kelimeleri en çok yaz aylarına girmeden önce, nisan ve mayıs aylarında yoğunlaşıyor. Zayıflama aramalarında Isparta, Niğde, Afyon, Çanakkale ile Aydın ilk beşte sıralanıyor.
KALP RAHATSIZLIKLARI EN ÇOK ARANANLARDAN
Sağlık aramalarında en sık aranan kelimelerin başında kalp geliyor. Aranan alt kelimelerde ise kalp krizi ile kalp ameliyatı ilk ikide bulunuyor. Kırıkkale, Niğde, Sivas, Bolu ve İstanbul, kalp kelimesinin aratıldığı alt bölge illeri olarak ilk beşte sıralanıyor. Ağustos ayı başında neredeyse hiç yapılmayan grip nezle aramasının geçen Eylül sonuna doğru büyük bir yükselişe geçerek tavan yaptığı görülüyor. Bu alanda aramalarda grip aşısı, grip tedavisi ve nezle, alt kategorilerde ilk üç sırada yer alıyor.
Rusya kendi arama motorunu kuruyor
Rus telekomünikasyon şirketi Rostelekom gelecek yıl yeni bir arama motorunu devreye sokacak. 20 milyon dolara mal olacak projenin üzerinde 3 yıldır çalışıldığı ifade edildi.
Rus Vedemosti gazetesinin şirket içindeki bir kaynağa dayanarak verdiği habere göre, “Sputnik” adı verilen arama motorunun ilk etapta devlet dairelerine kurulması planlanıyor.
Daha önce Rostelekom tarafından 2012 yılında satın alınan KM Media şirketi tarafından hazırlanan proje için şimdiden Rus internet kaynaklarının yarısının sisteme işlendiği, kalan yarısının da 6 ay içinde işleneceği belirtiliyor.
Devlete ait bir arama sisteminin kurulması fikri ilk olarak 2008 yılında Dimiri Medvedev döneminde ortaya atıldı. Günümüzde Rus internet arama piyasasında Yandex yüzde 62,9 oranla lider durumda bulunuyor. Amerikan Google şirketi piyasanın yüzde 21,9'unu elinde bulundururken, Mail.ru yüzde 8,3, rambler.ru ise yüzde 3'lük paya sahip.
Tasarımcılar, yeni sistemde içerik filtrelemenin olmayacağını, sadece virüs ve diğer tehditlere karşı korumanın kullanılacağını belirtti. Sputnik, muhtemelen kendini, aşırıcılık ve pornografi gibi zararlı ve tehlikeli olan her şeyden arındırılmış bir mekan olarak ilan edecek. Ayrıca arama motorunun yeni bir hedef odaklı reklam modelini önereceği bilgisi alındı.
Google mimikten tanıyacak
Google, insan mimiklerini tanıyan yazılımlar geliştiren Flutter adlı şirketi satın aldı.
Bilişim devi Google , 3 yıl önce kurulan ve insan mimiklerini tanıyan yazılımlar geliştiren Flutter’ı satın aldı. Flutter, webcam aracılığıyla kullanıcıların el hareketlerini tanıyor ve iTunes ve Netflix gibi uygulamaları kullanmalarını sağlıyor. Google’ın bu teknolojiyi Chromebook laptopları ve Nexuslarda kullanabileceği belirtilirken Google konu hakkında henüz bir açıklama yapmadı.
Mimik tanıma teknolojisi özellikle Nintendo Wii ve Microsoft Xbox Kinect gibi oyun konsollarında kullanılıyor. Bazı akıllı televizyonlar ve son olarak da Samsung Galaxy S4’te mimik tanıma teknolojisi kullanıldı. Ancak bazı uzmanlar, mimikle kontrolün yaygın kullanılan bir teknoloji olup olmayacağı konusunda şüphelere sahip. Mimikle kontrolün daha çok yaşlı veya engelli kişiler tarafından yaygın kullanılmasının daha olası bir ihtimal olduğu ifade ediliyor.
Andımız Neden Kaldırıldı?
Merhaba arakdaşlar sizlere bugün açıklanan demokrasi paketi hakkındaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum sadece ANDIMIZ konusundaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.çünkü paketin tamamını hakkındaki düşüncelerimi paylaşsam inanın bana günler sürebilir o yüzden sadece ANDIMIZ konusundaki düşüncelerimi yazmak istiyorum.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum bu güzel AND' ı bizlere 23 nisan 1933 yılında Türk çoçuklarına armağan eden sayın Dr Reşit GALİP' beyfendiye Teşekkürlerimi sunuyorum.bizlere böylesine güzel ve anlamlı bir hediye armağan ettiği için
Eskiden beri ( 70 yıldır ) söylenen bu güzel And' ı ne yazıkki üzülerek söylüyorum AKP hükümeti 30 Eylül 2013 Pazartesi günü Yaptığı sayın Recep Tayyip Erdoğan'nın bizzat kendisi tarafından açıklanan ve bunun'da adına DEMOKRASİ paketi adı altındaki Andımızın kaldırıldığını söyledi. böylesine güzel ve milli bir değerimizi neden kaldırdılar onu anlamıyorum. neden kaldırdıkları çok açık. BDP (Barış ve Demokrasi Partisi) li millet vekillleri andımızı istemedikleri için kaldırıldığını dşünüyorum. kendilerine sorsanız kaldıdık çünkü böyle daha demokratik bir ülke olacağız derler, sanki Andımız varken Demokratik bir ülke değildik ,Andımız kaldırılınca'mı Demokratik bir ülke olacağız çok saçma kime ne zararı var bu andımızın insanlarımızın bunu araştırması gerek bence soruyorum sizlere Andımız varken Demokratik bir ülke değilmiydik? bu konuda aslında çok söylenecek şeyler var fakat herşey söylenmiyor işte. sizlere şunuda belirtmek istiyorum ben ne Sağcıyım, nede Solcuyum, ben milli değerlerimizin korunmasından yana olan bir Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşıyım. benim korkum bugün Milli bir değerimiz olan Andımızı kaldıranların, yarın İstiklal Marşımızıda kaldırmalarından korkmamdır.lütfen biraz milli değerlerimize sahip çıkalım. Bizi biz yapan değerlerimizi koruyalım.sonradan ''Çeşke '' dememek için bazı şeyleri zamanında yapalım değerlerimize sahip çıkalım.
En Tahlikeli İnsanlar, Büyük Makalmlara Gelmiş Küçük İnsanlardır
ANDIMIZ
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
İnternette yeni dönem yarın başlıyor
Gümrük Bakanlığı'nın bağımsız denetime tabi şirketlere yönelik internet sitesi açma zorunluluğu, 1 Ekim'de başlıyor.
Yeni Türk Ticaret Kanunundaki düzenlemeler ile ticaret hayatına ilişkin bir dizi yeniliğe imza atan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, bu kapsamda bir yeniliği daha hayata geçiriyor. Bakanlığın 1 Temmuz'da yürürlüğe giren Sermaye Şirketlerinin Açacakları İnternet Sitelerine Dair Yönetmeliği'ne göre, bağımsız denetime tabi şirketlerin internet sitesi açma zorunluluğu yarından itibaren başlayacak. Yönetmelik, 1 Temmuz'dan sonra kurulan bağımsız denetime tabi şirketlerin, ticaret siciline tescil edildiği tarihten itibaren 3 ay içinde internet sitesi açmaları zorunluluğu getiriyordu. Zorunluluk kapsamına giren ve halihazırda internet sitesi olan şirketler ise belirlenen kurallara göre sitelerini güncelleyecek. Şirketler, bu kapsamda internet sitelerinin bir bölümünü kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için uyarlayacak.
Şirketler, söz konusu internet sitesi yükümlülüğünü doğrudan kendileri yerine getirebileceği gibi Merkezi Veri Tabanı Hizmet Sağlayıcısı (MTHS) adı verilen özel hukuk tüzel kişilerinden de destek alabilecek. Oluşturulan internet sitesi, şirketlerin MERSİS numarası altında tescil edilecek.
Yeni Türk Ticaret Kanunundaki düzenlemeler ile ticaret hayatına ilişkin bir dizi yeniliğe imza atan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, bu kapsamda bir yeniliği daha hayata geçiriyor. Bakanlığın 1 Temmuz'da yürürlüğe giren Sermaye Şirketlerinin Açacakları İnternet Sitelerine Dair Yönetmeliği'ne göre, bağımsız denetime tabi şirketlerin internet sitesi açma zorunluluğu yarından itibaren başlayacak. Yönetmelik, 1 Temmuz'dan sonra kurulan bağımsız denetime tabi şirketlerin, ticaret siciline tescil edildiği tarihten itibaren 3 ay içinde internet sitesi açmaları zorunluluğu getiriyordu. Zorunluluk kapsamına giren ve halihazırda internet sitesi olan şirketler ise belirlenen kurallara göre sitelerini güncelleyecek. Şirketler, bu kapsamda internet sitelerinin bir bölümünü kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için uyarlayacak.
Şirketler, söz konusu internet sitesi yükümlülüğünü doğrudan kendileri yerine getirebileceği gibi Merkezi Veri Tabanı Hizmet Sağlayıcısı (MTHS) adı verilen özel hukuk tüzel kişilerinden de destek alabilecek. Oluşturulan internet sitesi, şirketlerin MERSİS numarası altında tescil edilecek.
SİTEDE NELER OLACAK?
İnternet sitesinin açılması ile birlikte siteye konacak bilgiler arasında, şirketin MERSİS numarası, merkezi, taahhüt edilen ve ödenen sermaye miktarı ile anonim şirketlerde yönetim kurulu başkan ve üyelerinin, limited şirketlerde müdürlerin, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde ise yöneticilerin isimleri yer alıyor. Ayrıca, şirketin son 3 yılın finansal tabloları ile yıllık faaliyet raporları, gereğinde ara bilançoları ortakların incelemesine sunulmak üzere genel kurul kararından önceki 30 gün içinde internet sitesinde yer alacak. Öte yandan, şirkete fesih davası açılmış ise davanın açıldığı hususu, sicil gazetesinde yayımlandığı tarihten itibaren en geç 5 gün içinde internet sitesine konacak.
BİLGİLER ARŞİVLENECEK
İnternet sitesinde yayımlanan içerik, ilgili mevzuatta daha uzun bir süre öngörülmedikçe internet sitesindeki yayımının son bulduğu tarihten itibaren 5 yıl süre ile elektronik olarak arşivlenecek. İnternet sitesinde yer alacak içeriğin arşivlenmesinde güvenli elektronik imza ve zaman damgası kullanılacak, içeriğin MERSİS veya diğer veri tabanlarına bir MTHS aracılığıyla aktarılması bakanlık tarafından zorunlu kılınmışsa bu içerik belirlenen format ve standartlara uygun olarak ilgili veri tabanına aktarılabilecek.
KAPSAM DIŞINDAKİ ŞİRKETLER
Öte yandan, 21 Eylül'deki Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişiklikle, doğrudan bağımsız denetim kapsamında olmayan sermaye şirketlerine internet sitesi yükümlülüğü kaldırıldı.
Apple Coca Cola'yı geride bıraktı
Interbrand'ın 2013 Global Marka Sıralaması'na göre Apple, Coca Cola'yı geride bırakarak bir numara oldu.
Son birkaç yılda iki numaraya yerleşen Apple, sonunda Coca Cola'yı geride bırakmayı başardı.
Dünyanın en pahalı markası unvanını alan Apple'ın marka değeri 98,3 milyar dolar olarak açıklandı.
Apple'ın 2011'deki marka değeri 33 milyar dolardı ve Apple 8. sıradaydı.
2013 sıralaması
1. Apple
2. Google
3. Coca Cola
4. IBM
5. Microsoft
2012 sıralaması
1. Coca Cola
2. Apple
3. IBM
4. Google
5. Microsoft
Türkiyenin En büyük Fotoğrafı İstanbulda Çekildi
Türkiye’nin en büyük dünyanın ise 10. büyük fotoğrafı İstanbul’da çekildi.
Gigapanorama olarak adlandırılan teknikle üretilen fotoğraf için İstanbul yaklaşık 10 saat görüntülendi. Özel bir yazılımla birleştirilen ve 4935 kareden oluşan fotoğrafta kilometrelerce uzaklıktaki mekanlar bile net bir şekilde görülebiliyor. Fotoğrafı çeken Hasan Yazanel, gelecek yıl dünyanın en büyük fotoğrafını da yine İstanbul’da çekeceğini söyledi.
2007 yılından bu yana Gigapanorama tekniği ile ilgili çalışmalar yaptığını belirten fotoğrafçı Hasan Yazanel, İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana, Kayseri, Safranbolu’nun fotoğraflarını bu teknikle çektiğini, fotoğrafların her birinin kentlerin şu ana kadar çekilmiş en büyük kareleri olduğunu da açıkladı. www.ps-fa.com adresinden sergilediği fotoğraflar arasında yeralan İstanbul fotoğrafının ise dünyanın en büyük 10. karesi olduğunu açıklayan Yazanel bu özel çalışmanın detaylarını şöyle aktardı:
BİR TERABAYTLIK FOTOĞRAF
“İstanbul fotoğrafı 65 gigapixel, dosya boyutu bile bir terabaytın üzerinde. Bu büyüklüğü şöyle anlatayım, şu an iyi bir makineden elde edilen tek bir kare fotoğraf ortalama 16-20 megapixel olabilir. İstanbul fotoğrafı böyle bir makineden elde edilenin 4 bin katı büyüklüğünde. Şu an dünyanın en büyük fotoğrafı Londra’nın boyutu ise 320 gigapixel ve 7 terabayt. Ama gelecek yıl İstanbul manzarası, dünyanın en büyük fotoğrafı olacak. Bunun için çalışıyorum. Tabii bu uzun soluklu, zor ve maaliyetli bir çalışma”
YAZILIMI GELİŞTİRDİK
Ankara’da Kale Fotoğrafhanesi’ni işleten Hasan Yazanel, ortaokul yıllarında Almanya’da eğitimini sürdürüken fotoğrafla tanıştığını, uzun yıllar Avrupa’da bilgisayar yazılımları üzerine çalıştıktan sonra 2007 yılında Türkiye’ye geldiğini ve tamamen fotoğrafa yöneldiğini belirtti. Sanat fotoğrafları çekerken Gigapanorama ile ilgilenmeye başladığını da belirten Yazenel bu özel teknikle ilgili çalışmalarını, “Aslında bu teknik NASA’nın uzay çalışmaları için geliştirilen 2001 yılında başlayan arge çalışmalarının sonucu ortaya çıkan bir yazılımın gelişimi ile ortaya çıktı. İnsanlar ABD seçimlerinde Obama’nın fotoğrafının yayınlanması ile bu tekniği tanıdı. Yaklaşık 6 yıl önce bu tekniği ve yazılım Türkiye’ye taşıdım. Sonrasında mevcut yazılımı daha da geliştirerek bir çok kenti fotoğrafladım. Bu bana daha ticari bir çalışma gibi geliyor, asla sanat fotoğrafından vazgeçemiyorum” sözleriyle aktardı.
2007 yılından bu yana Gigapanorama tekniği ile ilgili çalışmalar yaptığını belirten fotoğrafçı Hasan Yazanel, İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana, Kayseri, Safranbolu’nun fotoğraflarını bu teknikle çektiğini, fotoğrafların her birinin kentlerin şu ana kadar çekilmiş en büyük kareleri olduğunu da açıkladı. www.ps-fa.com adresinden sergilediği fotoğraflar arasında yeralan İstanbul fotoğrafının ise dünyanın en büyük 10. karesi olduğunu açıklayan Yazanel bu özel çalışmanın detaylarını şöyle aktardı:
BİR TERABAYTLIK FOTOĞRAF
“İstanbul fotoğrafı 65 gigapixel, dosya boyutu bile bir terabaytın üzerinde. Bu büyüklüğü şöyle anlatayım, şu an iyi bir makineden elde edilen tek bir kare fotoğraf ortalama 16-20 megapixel olabilir. İstanbul fotoğrafı böyle bir makineden elde edilenin 4 bin katı büyüklüğünde. Şu an dünyanın en büyük fotoğrafı Londra’nın boyutu ise 320 gigapixel ve 7 terabayt. Ama gelecek yıl İstanbul manzarası, dünyanın en büyük fotoğrafı olacak. Bunun için çalışıyorum. Tabii bu uzun soluklu, zor ve maaliyetli bir çalışma”
YAZILIMI GELİŞTİRDİK
Ankara’da Kale Fotoğrafhanesi’ni işleten Hasan Yazanel, ortaokul yıllarında Almanya’da eğitimini sürdürüken fotoğrafla tanıştığını, uzun yıllar Avrupa’da bilgisayar yazılımları üzerine çalıştıktan sonra 2007 yılında Türkiye’ye geldiğini ve tamamen fotoğrafa yöneldiğini belirtti. Sanat fotoğrafları çekerken Gigapanorama ile ilgilenmeye başladığını da belirten Yazenel bu özel teknikle ilgili çalışmalarını, “Aslında bu teknik NASA’nın uzay çalışmaları için geliştirilen 2001 yılında başlayan arge çalışmalarının sonucu ortaya çıkan bir yazılımın gelişimi ile ortaya çıktı. İnsanlar ABD seçimlerinde Obama’nın fotoğrafının yayınlanması ile bu tekniği tanıdı. Yaklaşık 6 yıl önce bu tekniği ve yazılım Türkiye’ye taşıdım. Sonrasında mevcut yazılımı daha da geliştirerek bir çok kenti fotoğrafladım. Bu bana daha ticari bir çalışma gibi geliyor, asla sanat fotoğrafından vazgeçemiyorum” sözleriyle aktardı.
Tükiye Özel Servis Telefon Numaraları
YANGIN İHBAR 110
SIHHİ İMDAT 112
ALO DOKTOR 113
ZEHİR DANIŞMA 114
MİLLETLER ARASI KAYIT 115
BİLİNMEYEN NO ERİŞİM 117
BİLİNMEYEN NO DNŞ 11811
POSTA KODU DANIŞMA 119
TELEFON ARIZA 121
ANKESÖR ARIZA 122
TELEKS ARIZA 123
DATA ARIZA 124
RADYO TV ARIZA 125
KABLO TV ARIZA 126
ŞAHİRLER ARASI KAYIT 131
ÇAĞRI SERVİSİ 133
BULUNMAYAN ABONE 134
UYANDIRMA 135
FONO TEL 141
İNTERNET ÇEVİR 146
ALO ZABITA 153
ALO TRAFİK 154
POLİS İMDAT 155
JANDARMA İMDAT 156
ALO SAHİL GÜVENLİK 158
TELEKOM HİZM. DNŞ 161
TEL BORÇ ÖĞR. SERVİSİ 163
MASAL-MÜZİK 166
TÜRK KIZILAYI 168
ALO POST 169
ALO TURİZM BİLGİ 170
UYUŞTURUCU BİLGİ 171
ALO TAEK 172
ALO TÜKETİCİ 175
ALO GÜRÜLTÜ 176
ORMAN YANGIN İHBAR 177
ALO RTÜK 178
ALO VALİLİK 179
İŞ VE İŞCİ BULMA 180
ÇEVRE BİLGİ 181
RUHSAL BUNALIM DNŞ. 182
KADIN VE SOSYAL HİZ. 183
SAĞLIK DANIŞMA 184
SU ARIZA 185
ELEKTRİK ARIZA 186
CENAZE HİZMETLERİ 188
Bilgisayarınızda Bulunması gereken telefon listeleri
Google'ın 2012'deki iniş ve çıkışları
Google'ı havalara uçuran 7 iyi, çaresiz bırakan 7 kötü olay...
2012 Google için ilginç, genel olarak oldukça başarılı bir sene oldu. Android'li ceplerdeki ezici başarısını sürdüren Google, tablet satışlarında büyük bir artış sağlayamasa da Nexus 7 ve Nexus 10 gibi kayda değer ürünler ortaya çıkardı. Bununla birlikte Nexus Q gibi bazı ürünlerin de çıkmasıyla tarihe karışması beklendiğinden çabuk gerçekleşti. İşte Google'ın 2012'deki inişli çıkışlı anları.
2012'de Google'ın en iyi anları
1. Android cep satışları: Büyük bir başarı yakalayan Android, Samsung ve tabi ki onun Galaxy S3 cebi ile daha da yaygınlaştı.
2. Google Glass: Google Glass'ın geleceğinin olup olmadığını bilmiyoruz, ancak Sergey Brin'in onunla Google IO 2012'de görünmesiyle beraber gözlükler, herkes tarafından konuşmaya başlanmıştı.
3. Nexus 7: Kalitesiz 7 inç'lik Android tabletlerden bıkan Google, işe el atarak kendi tabletini üretti. Nexus 7 harika bir cihazdı, Kindle Fire kadar ucuz ancak ondan daha güçlüydü.
4. Nexus 10: Nexus 7 ile başarılı olan Google, 10 inç'lik tablet işine de girmeye karar verdi. 3G sürümü bulunmasa da fiyatına göre Nexus 10 da oldukça iyi bir tablet.
5. Jelly Bean: Bu sene kullanıma sunulan Android 4.1 Jelly Bean (ve 4.2), akıcılığıyla ve yeni işlevleriyle mobil işletim sistemini şu ana kadarki en iyi haline ulaştırıyor.
6. Apple Maps: Apple'ın yeni iOS'daki yarı tamamlanmış Maps uygulaması, Google Maps'in ne kadar iyi olduğunun anlaşılmasını sağlamıştı.
7. Google Play: Android Market'in adını değiştirerek Google Play yapan Google, uygulama sayısında Apple'a yetişmiş durumda.
2012'de Google'ın en kötü anları
1. Nexus Q: Medya akışını kolaylaştırmayı amaçlayan Nexus Q, yüksek fiyatı ve işlevlerinin yetersiz oluşu nedeniyle ilgi çekmeyi başaramadı.
2. Nexus 4: Google'ın LG ile ortak ürettiği son cebi aslında iyi bir cep, ancak yaşanan dağıtım sorunları Google'ın başını oldukça ağrıtmıştı.
3. İngiltere vergileri: Google'ın İngiltere'de gelirlerlerini sakladığı ve hatta zarar bildirdiği ortaya çıkmıştı.
4. Chromebook'lar: 2013 belki de Chromebook'ların başarıyı yakaladığı bir sene olacak. Ancak Google, Chrome'lu netbook'larından beklediği başarıyı henüz elde edemedi.
5. AB ve FTC: Geçtiğimiz sene rakiplerine zarar verecek hareketlerde bulunup bulunmadığına dair bir AB incelemesi için hazırlanıyordu. Bu sene ise incelemenin tamamlanması bekleniyor.
Bu arada ABD Federal Ticaret Komisyonu da kendi incelemesini yürütüyor ve önümüzdeki günlerde kararını açıklayabilir.
6. Parçalanma: Android "parçalanma" sorununu tüm şiddetiyle yaşamaya devam ediyor. Tüm Android cihazlarını yüzde 50'si hala Android 2.3 "Gingerbread" ile çalışıyor. Son Android sürümü ise cihazların sadece yüzde 6.7'sinde mevcut.
7. Avrupa gazeteleri: Fansa, Eylül ayında Google News'dan okunan Fransız gazeteleri için Google'dan para talep ederken Alman regülatörler, benzer bir yönetmelik için Kasım'da çalışmalara başlamıştı.
2012 Google için ilginç, genel olarak oldukça başarılı bir sene oldu. Android'li ceplerdeki ezici başarısını sürdüren Google, tablet satışlarında büyük bir artış sağlayamasa da Nexus 7 ve Nexus 10 gibi kayda değer ürünler ortaya çıkardı. Bununla birlikte Nexus Q gibi bazı ürünlerin de çıkmasıyla tarihe karışması beklendiğinden çabuk gerçekleşti. İşte Google'ın 2012'deki inişli çıkışlı anları.
2012'de Google'ın en iyi anları
1. Android cep satışları: Büyük bir başarı yakalayan Android, Samsung ve tabi ki onun Galaxy S3 cebi ile daha da yaygınlaştı.
2. Google Glass: Google Glass'ın geleceğinin olup olmadığını bilmiyoruz, ancak Sergey Brin'in onunla Google IO 2012'de görünmesiyle beraber gözlükler, herkes tarafından konuşmaya başlanmıştı.
3. Nexus 7: Kalitesiz 7 inç'lik Android tabletlerden bıkan Google, işe el atarak kendi tabletini üretti. Nexus 7 harika bir cihazdı, Kindle Fire kadar ucuz ancak ondan daha güçlüydü.
4. Nexus 10: Nexus 7 ile başarılı olan Google, 10 inç'lik tablet işine de girmeye karar verdi. 3G sürümü bulunmasa da fiyatına göre Nexus 10 da oldukça iyi bir tablet.
5. Jelly Bean: Bu sene kullanıma sunulan Android 4.1 Jelly Bean (ve 4.2), akıcılığıyla ve yeni işlevleriyle mobil işletim sistemini şu ana kadarki en iyi haline ulaştırıyor.
6. Apple Maps: Apple'ın yeni iOS'daki yarı tamamlanmış Maps uygulaması, Google Maps'in ne kadar iyi olduğunun anlaşılmasını sağlamıştı.
7. Google Play: Android Market'in adını değiştirerek Google Play yapan Google, uygulama sayısında Apple'a yetişmiş durumda.
2012'de Google'ın en kötü anları
1. Nexus Q: Medya akışını kolaylaştırmayı amaçlayan Nexus Q, yüksek fiyatı ve işlevlerinin yetersiz oluşu nedeniyle ilgi çekmeyi başaramadı.
2. Nexus 4: Google'ın LG ile ortak ürettiği son cebi aslında iyi bir cep, ancak yaşanan dağıtım sorunları Google'ın başını oldukça ağrıtmıştı.
3. İngiltere vergileri: Google'ın İngiltere'de gelirlerlerini sakladığı ve hatta zarar bildirdiği ortaya çıkmıştı.
4. Chromebook'lar: 2013 belki de Chromebook'ların başarıyı yakaladığı bir sene olacak. Ancak Google, Chrome'lu netbook'larından beklediği başarıyı henüz elde edemedi.
5. AB ve FTC: Geçtiğimiz sene rakiplerine zarar verecek hareketlerde bulunup bulunmadığına dair bir AB incelemesi için hazırlanıyordu. Bu sene ise incelemenin tamamlanması bekleniyor.
Bu arada ABD Federal Ticaret Komisyonu da kendi incelemesini yürütüyor ve önümüzdeki günlerde kararını açıklayabilir.
6. Parçalanma: Android "parçalanma" sorununu tüm şiddetiyle yaşamaya devam ediyor. Tüm Android cihazlarını yüzde 50'si hala Android 2.3 "Gingerbread" ile çalışıyor. Son Android sürümü ise cihazların sadece yüzde 6.7'sinde mevcut.
7. Avrupa gazeteleri: Fansa, Eylül ayında Google News'dan okunan Fransız gazeteleri için Google'dan para talep ederken Alman regülatörler, benzer bir yönetmelik için Kasım'da çalışmalara başlamıştı.
Facebook yine kafa karıştırdı
Facebook'un açıkladığı yeni karar sadece Facebook kullananları değil, başkalarını da rahatsız edecek.
Instagram gizlilik anlaşmasında yapılan bir değişiklikle firma, kullanıcılara ait kişisel verileri Facebook'la paylaşmaya başlıyor. Değişiklikler tam olarak önümüzdeki ay yürürlüğe girecek.
Söz konusu verilerin paylaşımıyla ilgili kullanıcı onayı alınmayacak. Ama iki firma da, belirlenen paylaşım ayarlarının değişmeyeceği konusunda garanti veriyor. Instagram fotoğraflarını kimlerin görebileceğine ve Facebook'da yayınlanıp yayınlanmayacağına yine kullanıcılar karar verecek.
Gizlilik anlaşmasının değişiklik yapılan maddesinde, Instagram'ın çeşitli yollarla topladığı verileri "bağlı kuruluşlarla" paylaşabileceği ve burada amacın "daha iyi ve yerinde deneyimler sunmak" olduğu belirtiliyor. "Daha iyi ve yerinde deneyim" derken "daha fazla reklam" mı kastediliyor şu aşamada anlamak zor. Değişiklikler 16 Ocak 2013'de yürürlüğe girecek.
Bilindiği gibi Instagram, bir süre önce Facebook tarafından satın alınmıştı. Bu yüzden yaşanan son gelişme, herhalde kimseyi şaşırtmamıştr.
Instagram gizlilik anlaşmasında yapılan bir değişiklikle firma, kullanıcılara ait kişisel verileri Facebook'la paylaşmaya başlıyor. Değişiklikler tam olarak önümüzdeki ay yürürlüğe girecek.
Söz konusu verilerin paylaşımıyla ilgili kullanıcı onayı alınmayacak. Ama iki firma da, belirlenen paylaşım ayarlarının değişmeyeceği konusunda garanti veriyor. Instagram fotoğraflarını kimlerin görebileceğine ve Facebook'da yayınlanıp yayınlanmayacağına yine kullanıcılar karar verecek.
Gizlilik anlaşmasının değişiklik yapılan maddesinde, Instagram'ın çeşitli yollarla topladığı verileri "bağlı kuruluşlarla" paylaşabileceği ve burada amacın "daha iyi ve yerinde deneyimler sunmak" olduğu belirtiliyor. "Daha iyi ve yerinde deneyim" derken "daha fazla reklam" mı kastediliyor şu aşamada anlamak zor. Değişiklikler 16 Ocak 2013'de yürürlüğe girecek.
Bilindiği gibi Instagram, bir süre önce Facebook tarafından satın alınmıştı. Bu yüzden yaşanan son gelişme, herhalde kimseyi şaşırtmamıştr.
Korsan film ve müziğe ağır darbe
İnternet korsanlığının en büyük adresi olan The Pirate Bay'e darbe İngiltere'den geldi ve sunucuları kapatıldı.
Warner Music Group, Sony Music Entertainment ve Universal Music Group gibi dünyanın önde gelen şirketlerini temsil eden British Phonograpgic Industry (BPI) yasaklı olan Pirate Bay isimli korsan içerikli siteye dolaylı olarak erişim olanağı veren proxy sunucularının kapatılması için Korsan Parti'ye baskı yapmaya başladı.
Son olarak partinin önemli isimlerine gönderilen postalarda adım atılmadığı taktirde olayın mahkemeye taşınacağı hatırlatıldı.
Bunun üzerine korsanların haklarını korumaya çalışan ve İsveç'ten sonra İngiltere'de de 3 yıl önce faaliyetlerine başlayan Korsan Parti, korsan sitenin sunucularını tamamen kapattı. Böylece korsan içerikleri barındıran portal, Britanya'da ağır bir darbe yemiş oldu.
Korsan Koyu anlamına gelen ve dünyanın en büyük korsan platformu olan The Pirate Bay 2003 yılında ortaya çıktı ve korsan içerik arayan milyonlarca kullanıcının akınına uğradı. Son yıllarda özellikle film ve müzik endüstrisine verdiği zararlar nedeniyle zor günler geçiren site 35 farklı dilde hizmet veriyor.
Warner Music Group, Sony Music Entertainment ve Universal Music Group gibi dünyanın önde gelen şirketlerini temsil eden British Phonograpgic Industry (BPI) yasaklı olan Pirate Bay isimli korsan içerikli siteye dolaylı olarak erişim olanağı veren proxy sunucularının kapatılması için Korsan Parti'ye baskı yapmaya başladı.
Son olarak partinin önemli isimlerine gönderilen postalarda adım atılmadığı taktirde olayın mahkemeye taşınacağı hatırlatıldı.
Bunun üzerine korsanların haklarını korumaya çalışan ve İsveç'ten sonra İngiltere'de de 3 yıl önce faaliyetlerine başlayan Korsan Parti, korsan sitenin sunucularını tamamen kapattı. Böylece korsan içerikleri barındıran portal, Britanya'da ağır bir darbe yemiş oldu.
Korsan Koyu anlamına gelen ve dünyanın en büyük korsan platformu olan The Pirate Bay 2003 yılında ortaya çıktı ve korsan içerik arayan milyonlarca kullanıcının akınına uğradı. Son yıllarda özellikle film ve müzik endüstrisine verdiği zararlar nedeniyle zor günler geçiren site 35 farklı dilde hizmet veriyor.
Google+'a dev güncelleme
Google+, belki de bugüne dek gördüğümüz en büyük güncelleme ile artık daha da güçlü...
Google+'ın güncellenen Android ve iOS mobil uygulamaları, birçok yeni özellik sunuyor.
Google+'ı Android cihazlarında kullananlar, Anında Yükleme ile karşıya tam çözünürlüklü fotoğraflar yükleyebiliyorlar (ücretsiz boş alan sadece 5GB). Yeni Google Now entegrasyonu ise arkadaşlarınıza doğum günü mesajları göndermenize, simgelerle duygularınızı belirtmenize izin veriyor. Android 4.2 kullananlar, Photo Sphere panoramik fotoğrafları oluşturabiliyorlar (Android 2.2 ve üzeri bunları açabiliyor).
iOS kullanıcıları ise artık fotoğraf albümleri arasında kayabiliyorlar ve bir dokunuşla resimleri açabiliyorlar. Akıştaki resimler, mesaj yazma arayüzü ve diğer birkaç alanda görsel geliştirmeler de yapılmış. Google Hangout ise artık daha az bant genişliğiyle yetinebiliyor.
İki platform için sunulan en önemli yenilik ise Google+ Communities desteği. Groups'a benzeyen Communities, daha detaylı medya paylaşma özellikleri sunuyor. Google+ uygulamalarında bunların dışında da bir düzine yenilik bulunuyor.
Google+'ın güncellenen Android ve iOS mobil uygulamaları, birçok yeni özellik sunuyor.
Google+'ı Android cihazlarında kullananlar, Anında Yükleme ile karşıya tam çözünürlüklü fotoğraflar yükleyebiliyorlar (ücretsiz boş alan sadece 5GB). Yeni Google Now entegrasyonu ise arkadaşlarınıza doğum günü mesajları göndermenize, simgelerle duygularınızı belirtmenize izin veriyor. Android 4.2 kullananlar, Photo Sphere panoramik fotoğrafları oluşturabiliyorlar (Android 2.2 ve üzeri bunları açabiliyor).
iOS kullanıcıları ise artık fotoğraf albümleri arasında kayabiliyorlar ve bir dokunuşla resimleri açabiliyorlar. Akıştaki resimler, mesaj yazma arayüzü ve diğer birkaç alanda görsel geliştirmeler de yapılmış. Google Hangout ise artık daha az bant genişliğiyle yetinebiliyor.
İki platform için sunulan en önemli yenilik ise Google+ Communities desteği. Groups'a benzeyen Communities, daha detaylı medya paylaşma özellikleri sunuyor. Google+ uygulamalarında bunların dışında da bir düzine yenilik bulunuyor.
Windows 8 ona yaradı
Birkaç ay öncesine kadar yerden yere vurulan teknolojinin dev ismi için işler değişiyor!
İş ve kariyer sitesi Glassdoor, "En çok aşama kaydeden teknoloji CEO'su" anketinin 2012 sürümünde, bu ünvanı Microsoft CEO'su Steve Ballmer'a layık gördü.
Ballmer, genel puanlamada birçok ismin altında kalsa da, CEO onay değerlendirme puanını en çok artıran isim olması sayesinde bu ünvanı kazandı. Ballmer, 2011'de yüzde 29 olan puanını, 2012'de yüzde 46'ya çıkardı.
Glassdoor, puanlamasını; söz konusu şirketlerde çalışanlardan oylamasını istediği kariyer fırsatları, maaş dengesi, iş/yaşam dengesi ve üst yönetim gibi faktörleri göz önüne alarak hesaplıyor.
Ballmer'ın puan yüzdesini artırmasında şüphesiz Microsoft'un "yenilenen" çoklu cihaz stratejisi ile Windows 8, Windows Phone ve Surface gibi üst üste duyurduğu ürünlerin payı büyük.
Listedeki diğer teknoloji devlerine bakacak olursak; Larry Page yüzde 94'lük bir değerlendirme puanına sahip. Ama geçen yıla oranla (yüzde 95) bu rakam düşmüş gözüküyor.
Facebook kurucusu Mark Zuckerberg de yüksek puan elde etmesine rağmen (yüzde 99) Ballmer kadar büyük bir sıçrayış gösteremedi. Zira Zuckerberg'in geçen yıl elde ettiği puan yüzde 90'dı.
İş ve kariyer sitesi Glassdoor, "En çok aşama kaydeden teknoloji CEO'su" anketinin 2012 sürümünde, bu ünvanı Microsoft CEO'su Steve Ballmer'a layık gördü.
Ballmer, genel puanlamada birçok ismin altında kalsa da, CEO onay değerlendirme puanını en çok artıran isim olması sayesinde bu ünvanı kazandı. Ballmer, 2011'de yüzde 29 olan puanını, 2012'de yüzde 46'ya çıkardı.
Glassdoor, puanlamasını; söz konusu şirketlerde çalışanlardan oylamasını istediği kariyer fırsatları, maaş dengesi, iş/yaşam dengesi ve üst yönetim gibi faktörleri göz önüne alarak hesaplıyor.
Ballmer'ın puan yüzdesini artırmasında şüphesiz Microsoft'un "yenilenen" çoklu cihaz stratejisi ile Windows 8, Windows Phone ve Surface gibi üst üste duyurduğu ürünlerin payı büyük.
Listedeki diğer teknoloji devlerine bakacak olursak; Larry Page yüzde 94'lük bir değerlendirme puanına sahip. Ama geçen yıla oranla (yüzde 95) bu rakam düşmüş gözüküyor.
Facebook kurucusu Mark Zuckerberg de yüksek puan elde etmesine rağmen (yüzde 99) Ballmer kadar büyük bir sıçrayış gösteremedi. Zira Zuckerberg'in geçen yıl elde ettiği puan yüzde 90'dı.
Google+'dan 18 yeni özellik
500 milyon üyeye ulaşarak en hızlı büyüyen sosyal ağlardan biri olan Google+, yaklaşan 2013 öncesi yeni özellik geliştirme çalışmalarına hız verdi.
Geçtiğimiz günlerde Google +’ın grup sayfaları özelliği Communities‘i duyuran Google, 18 yeni özelliği daha hayata geçirdi.
Google+’ın mobil, fotoğraf, Hangout ve etkinlik özelliklerini kapsayan yeni güncelleme dizisi, kullanıcıların sosyal ağda kolay ve eğlenceli bir şekilde paylaşım veya iletişim kurabilmesini amaçlıyor. Dave Besbris tarafından Google+ sayfasından açıklanan toplu güncellemedeki ilk dikkat çekici özellik, Android versiyonuyla birlikte geliştirilen mobil deneyimi. Zira bu tarafta faal profil düzenleme, geliştirilen içerik bildirimleri ve gönderi yayınlama araçları gibi önemli özellikler bulunuyor.
Bu özelliklerle birlikte yeni Communities sayfalarına da mobilden erişim sağlayan Google+ ekibi, uygulama üzerinden Circle’a abone olma seçeneği de eklemiş.
Geçtiğimiz günlerde Google +’ın grup sayfaları özelliği Communities‘i duyuran Google, 18 yeni özelliği daha hayata geçirdi.
Google+’ın mobil, fotoğraf, Hangout ve etkinlik özelliklerini kapsayan yeni güncelleme dizisi, kullanıcıların sosyal ağda kolay ve eğlenceli bir şekilde paylaşım veya iletişim kurabilmesini amaçlıyor. Dave Besbris tarafından Google+ sayfasından açıklanan toplu güncellemedeki ilk dikkat çekici özellik, Android versiyonuyla birlikte geliştirilen mobil deneyimi. Zira bu tarafta faal profil düzenleme, geliştirilen içerik bildirimleri ve gönderi yayınlama araçları gibi önemli özellikler bulunuyor.
Bu özelliklerle birlikte yeni Communities sayfalarına da mobilden erişim sağlayan Google+ ekibi, uygulama üzerinden Circle’a abone olma seçeneği de eklemiş.
Facebook bu sefer başardı
Android kullanıcılarını adeta çıldırtan Facebook, ilk kez işe yarar bir halde karşımızda! İndirin...
Eğer siz de bir Android telefon veya tablet kullanıcısıysanız, büyük ihtimalle cihazınızda Facebook uygulamasına da sahipsinizdir. Ancak kısmen HTML5 destekli bu uygulamanın şimdiki sürümünü kullanırken, birçok kez yavaşlık veya takılma sorunuyla karşılaşmış olmanız muhtemel.
Özellikle haber akışı ve fotoğraflara bakarken Android kullanıcılarını çıldırtan Facebook uygulaması, artık bu sorunu aşmış görünüyor. Zira Facebook, resmi sitesinde yayınladığı haberde Android uygulamasının 2.0'a güncellendiğini müjdeledi: "Mobil cihaz kullanıcıları için istenen şeye en kısa sürede ulaşmak çok önemli. Biz de uygulamalarımızı bu yönde geliştirmeye çalışıyoruz. Bu son güncellemeyle de haber akışı, fotoğraf ve Timeline gibi özellikleri daha hızlı hale getirdik."
Ancak Facebook, HTML5'i Android'den tamamen kaldırıp kaldırmadığı konusuna değinmedi. Sosyal ağ devi geçtiğimiz aylarda iOS için güncellediği uygulamasından HTML5'i kaldırmış; iOS cihazlardaki Facebook uygulaması sahip olduğu hızla dikkat çekmişti.
Ne olursa olsun, güncellemenin uygulamaya gerçek anlamda önemli bir hız kattığı kesin. Siz de bu hıza şahit olmak isterseniz, Play Store üzerinden Facebokk uygulamasını hemen şimdi güncelleyebilirsiniz
Eğer siz de bir Android telefon veya tablet kullanıcısıysanız, büyük ihtimalle cihazınızda Facebook uygulamasına da sahipsinizdir. Ancak kısmen HTML5 destekli bu uygulamanın şimdiki sürümünü kullanırken, birçok kez yavaşlık veya takılma sorunuyla karşılaşmış olmanız muhtemel.
Özellikle haber akışı ve fotoğraflara bakarken Android kullanıcılarını çıldırtan Facebook uygulaması, artık bu sorunu aşmış görünüyor. Zira Facebook, resmi sitesinde yayınladığı haberde Android uygulamasının 2.0'a güncellendiğini müjdeledi: "Mobil cihaz kullanıcıları için istenen şeye en kısa sürede ulaşmak çok önemli. Biz de uygulamalarımızı bu yönde geliştirmeye çalışıyoruz. Bu son güncellemeyle de haber akışı, fotoğraf ve Timeline gibi özellikleri daha hızlı hale getirdik."
Ancak Facebook, HTML5'i Android'den tamamen kaldırıp kaldırmadığı konusuna değinmedi. Sosyal ağ devi geçtiğimiz aylarda iOS için güncellediği uygulamasından HTML5'i kaldırmış; iOS cihazlardaki Facebook uygulaması sahip olduğu hızla dikkat çekmişti.
Ne olursa olsun, güncellemenin uygulamaya gerçek anlamda önemli bir hız kattığı kesin. Siz de bu hıza şahit olmak isterseniz, Play Store üzerinden Facebokk uygulamasını hemen şimdi güncelleyebilirsiniz
İnsana en çok benzeyen robot
Japon araştırmacılar, insanların kas ve iskelet yapısına en yakın insansı robotu üretti.
Vücudumuzdaki bütün kemik ve adalelerin bir benzerinin yer aldığı robot, bilim kurgu filmlerinden çıkmışa benziyor.
Japonya'daki Tokyo Üniversitesi'nden bilim insanlarının geliştirdiği 'Kenshiro' adlı robot, insansı robot üretiminde çığır açacak yeni bir adım olarak nitelendiriliyor. Kenshiro, Osaka kentindeki 'Humanoids 2012' konferansında tanıtıldı.
Üniversitedeki Kenzoh isimli bir robot konsept ekibi tarafından hayata geçirilen Kenshiro, yapay kas ve kemiklerden oluşturuldu. Ancak sadece üst bölümün bile 45 kilogram ağırlığa ulaşması, çalışmaları sekteye uğrattı. Çizim tahtasına geri dönen ekip, göğüs kafesi, belkemiği, baldır ve diz eklemi başta olmak üzere gövdeyi yeniden tasarladı.
Robotun her parçası, insan vücudundaki benzerinin ağırlığında ve yapısında geliştirilmeye çalışıldı. Sonunda 50 kilogram ağırlığında, 158 santimetre uzunluğunda 12 yaşındaki bir Japon erkek çocuğunun kas ve iskelet yapısına ulaşıldı.
Kenshiro'da tek bir motorun harekete geçirdiği 160 kas bulunuyor. Her bir kas grubu teller ve makara sistemiyle birbirine bağlandı. Şimdilik zorlukla yürüyebilen robotun pek çok parçası birbirinden bağımsız durumda. Gerçek bir insan gibi hareket edebilmesi için daha çok çalışılması gerektiğini bildiren Tokyo Üniversitesi yetkilileri, Kenshiro üzerindeki araştırmaların devam edeceğini belirtiyor.
Vücudumuzdaki bütün kemik ve adalelerin bir benzerinin yer aldığı robot, bilim kurgu filmlerinden çıkmışa benziyor.
Japonya'daki Tokyo Üniversitesi'nden bilim insanlarının geliştirdiği 'Kenshiro' adlı robot, insansı robot üretiminde çığır açacak yeni bir adım olarak nitelendiriliyor. Kenshiro, Osaka kentindeki 'Humanoids 2012' konferansında tanıtıldı.
Üniversitedeki Kenzoh isimli bir robot konsept ekibi tarafından hayata geçirilen Kenshiro, yapay kas ve kemiklerden oluşturuldu. Ancak sadece üst bölümün bile 45 kilogram ağırlığa ulaşması, çalışmaları sekteye uğrattı. Çizim tahtasına geri dönen ekip, göğüs kafesi, belkemiği, baldır ve diz eklemi başta olmak üzere gövdeyi yeniden tasarladı.
Robotun her parçası, insan vücudundaki benzerinin ağırlığında ve yapısında geliştirilmeye çalışıldı. Sonunda 50 kilogram ağırlığında, 158 santimetre uzunluğunda 12 yaşındaki bir Japon erkek çocuğunun kas ve iskelet yapısına ulaşıldı.
Kenshiro'da tek bir motorun harekete geçirdiği 160 kas bulunuyor. Her bir kas grubu teller ve makara sistemiyle birbirine bağlandı. Şimdilik zorlukla yürüyebilen robotun pek çok parçası birbirinden bağımsız durumda. Gerçek bir insan gibi hareket edebilmesi için daha çok çalışılması gerektiğini bildiren Tokyo Üniversitesi yetkilileri, Kenshiro üzerindeki araştırmaların devam edeceğini belirtiyor.
Apple'a kulanıcılardan tokat gibi cevap
Apple'ın 3 ay önce iOS 6 işletim sistemiyle iPhone ve iPad'lerden çıkardığı Google Maps uygulaması geri döndü, yoğun ilgi gören uygulama 8 saat içinde en çok indirilen uygulamalar listesinde bir numaraya yerleşti.
Dün sabah saatlerinde yayınlanan ve 8 saat içinde App Store'un en çok indirilen uygulamalarında tepeye oturan Google Maps'e olan ilgi yer yer App Store'un da sıkıntı yaşamasına neden oldu. Zira Google Maps'i indirmek isteyen kullanıcıların bir kısmı uygulamanın ülkelerinde yayınlanmış olmasına karşın erişim sağlayamadı. İlk etapta 40'ı aşkın ülkede 29 dilde yayınlanan Google Maps çok önemli değişiklilerle geri döndü.
APPLE'IN ATTIĞI GOOGLE UYGULAMALARINI APP STORE'DA MİLYONLAR İNDİRDİ
Apple'ın YouTube ve Google Maps'i kaldırması kullanıcılardan yoğun eleştiri aldı. Öyle ki kullanıcılar YouTube ve Google Maps uygulamalarını App Store'da görmek için Twitter'da şikayetlerini dile getirirken kimi kullanıcılar iOS 6'yı terk edip eski iOS sürümüne dönmeyi bile düşündü.
Ancak Google kullanıcıların çağrılarına kayıtsız kalmayarak YouTube uygulamasını kısa sürede App Store'da yayınladı ve kısa sürede App Store'un en çok indirilen uygulamalarından biri oldu. 3 aylık bir aradan sonra da bir diğer uygulama, Google Maps App Store'a yerini aldı ve milyonlarca kullanıcı iPhone'larına bu uygulamayı indirdi. Yaklaşık 9 bin kişi Google Maps ile ilgili görüş beyan ederken, kullanıcılar uygulamaya tam not verdi.
App Store'de Apple'ın gözden çıkardığı iki uygulamanın böylesine rağbet görmesinde elbette kullanıcıların alışkanlıkları ve Apple'ın hatalarla dolu Haritalar uygulaması son derece etkili oldu. Ancak görünen o ki Apple Google'ı iPhone'lardan pek de uzaklaştırmayı başaramadı.
GOOGLE MAPS'TE YENİ NELER VAR
3 ay öncesinde her iPhone ve iPad'de yer alan Google Maps'e karşılık yeni uygulama bir dizi önemli yenilikleri beraberinde getiriyor. Öncelikle artık Google'ın panaromik fotoğraflarla sokak sokak görüntü toplayan servisi Street View, Google Maps'e dahil edilmiş durumda. Kullanıcılar artık aradıkları bir noktayı görmek istediklerinde sadece uydu görüntüsüne bakmakla kalmayıp fotoğraflarla inceleyebiliyor. Bu özellik elbette Apple'ın Haritalar uygulamasında yer almıyor. Bunun dışında servisin şimdilik Street View araçlarının yollarda olduğu ABD ve birkaç ülkede kullanılabildiğini hatırlatalım.
Google Maps ile kullanıcılar artık trafik durumuna bakabiliyor. Bu özellik Google Maps'in önceki sürümünde yer almıyordu.
Apple'ın Haritalar uygulamasında kullanıcıların en çok şikayet ettiği nokta aranılan adresin bulunamamasıydı. Bu noktada Google Maps bir adım öne geçmeyi başarıyor. Uygulamanın bir diğer özelliği de "leb demeden leblebeyi anlayan" arama algoritması... Siz gideceğiniz yerin birkaç harfini arama çubuğuna yazdığınızda uygulama tahminlerde bulunuyor ve bu tahminlerin çoğunluğunun tutarlı olduğu göze çarpıyor.
Google Plus servisini de uygulamaya dahil eden Google, bu sayede kullanıcıların ev ve iş adreslerini işaretlemelerine ve daha kolay bir güzergah bulmalarına yardımcı oluyor.
Önceki sürümünün aksine Google Maps artık sesli navigasyon özelliğini de taşıyor. Ancak Türkiye'de bu özellik kullanılamıyor.
TÜRKİYE'DEN İNDİRİLEMİYOR
Google Maps henüz Türkiye'den indirilemiyor uygulamanın bir süre daha Türkiye'de yayınlanmayacağı düşünülüyor. Ancak Google Maps'i denemek isteyen kullanıcılar ABD veya Kanada gibi ülkelerden birini seçerek bu mağazalardan Google Maps'i indirebiliyor. Ancak Türkiye'deki mevcut hesabınızla bu işlemi yapmanız mümkün değil ve yeni bir hesap açmanız gerekiyor.
Uygulama ücretsiz olarak kullanıcılara sunulmuş durumda.
Dün sabah saatlerinde yayınlanan ve 8 saat içinde App Store'un en çok indirilen uygulamalarında tepeye oturan Google Maps'e olan ilgi yer yer App Store'un da sıkıntı yaşamasına neden oldu. Zira Google Maps'i indirmek isteyen kullanıcıların bir kısmı uygulamanın ülkelerinde yayınlanmış olmasına karşın erişim sağlayamadı. İlk etapta 40'ı aşkın ülkede 29 dilde yayınlanan Google Maps çok önemli değişiklilerle geri döndü.
APPLE'IN ATTIĞI GOOGLE UYGULAMALARINI APP STORE'DA MİLYONLAR İNDİRDİ
Apple'ın YouTube ve Google Maps'i kaldırması kullanıcılardan yoğun eleştiri aldı. Öyle ki kullanıcılar YouTube ve Google Maps uygulamalarını App Store'da görmek için Twitter'da şikayetlerini dile getirirken kimi kullanıcılar iOS 6'yı terk edip eski iOS sürümüne dönmeyi bile düşündü.
Ancak Google kullanıcıların çağrılarına kayıtsız kalmayarak YouTube uygulamasını kısa sürede App Store'da yayınladı ve kısa sürede App Store'un en çok indirilen uygulamalarından biri oldu. 3 aylık bir aradan sonra da bir diğer uygulama, Google Maps App Store'a yerini aldı ve milyonlarca kullanıcı iPhone'larına bu uygulamayı indirdi. Yaklaşık 9 bin kişi Google Maps ile ilgili görüş beyan ederken, kullanıcılar uygulamaya tam not verdi.
App Store'de Apple'ın gözden çıkardığı iki uygulamanın böylesine rağbet görmesinde elbette kullanıcıların alışkanlıkları ve Apple'ın hatalarla dolu Haritalar uygulaması son derece etkili oldu. Ancak görünen o ki Apple Google'ı iPhone'lardan pek de uzaklaştırmayı başaramadı.
GOOGLE MAPS'TE YENİ NELER VAR
3 ay öncesinde her iPhone ve iPad'de yer alan Google Maps'e karşılık yeni uygulama bir dizi önemli yenilikleri beraberinde getiriyor. Öncelikle artık Google'ın panaromik fotoğraflarla sokak sokak görüntü toplayan servisi Street View, Google Maps'e dahil edilmiş durumda. Kullanıcılar artık aradıkları bir noktayı görmek istediklerinde sadece uydu görüntüsüne bakmakla kalmayıp fotoğraflarla inceleyebiliyor. Bu özellik elbette Apple'ın Haritalar uygulamasında yer almıyor. Bunun dışında servisin şimdilik Street View araçlarının yollarda olduğu ABD ve birkaç ülkede kullanılabildiğini hatırlatalım.
Google Maps ile kullanıcılar artık trafik durumuna bakabiliyor. Bu özellik Google Maps'in önceki sürümünde yer almıyordu.
Apple'ın Haritalar uygulamasında kullanıcıların en çok şikayet ettiği nokta aranılan adresin bulunamamasıydı. Bu noktada Google Maps bir adım öne geçmeyi başarıyor. Uygulamanın bir diğer özelliği de "leb demeden leblebeyi anlayan" arama algoritması... Siz gideceğiniz yerin birkaç harfini arama çubuğuna yazdığınızda uygulama tahminlerde bulunuyor ve bu tahminlerin çoğunluğunun tutarlı olduğu göze çarpıyor.
Google Plus servisini de uygulamaya dahil eden Google, bu sayede kullanıcıların ev ve iş adreslerini işaretlemelerine ve daha kolay bir güzergah bulmalarına yardımcı oluyor.
Önceki sürümünün aksine Google Maps artık sesli navigasyon özelliğini de taşıyor. Ancak Türkiye'de bu özellik kullanılamıyor.
TÜRKİYE'DEN İNDİRİLEMİYOR
Google Maps henüz Türkiye'den indirilemiyor uygulamanın bir süre daha Türkiye'de yayınlanmayacağı düşünülüyor. Ancak Google Maps'i denemek isteyen kullanıcılar ABD veya Kanada gibi ülkelerden birini seçerek bu mağazalardan Google Maps'i indirebiliyor. Ancak Türkiye'deki mevcut hesabınızla bu işlemi yapmanız mümkün değil ve yeni bir hesap açmanız gerekiyor.
Uygulama ücretsiz olarak kullanıcılara sunulmuş durumda.
Gmail ve Chrome neden çöktü
Hafta başında yaşanan; Google ile Chrome'un 20 dakika çökmesine neden olayın sorumlusu ortaya çıktı!
Google, Pazartesi günü milyonlarca Gmail kullanıcısının yaklaşık bir saat boyunca hizmetten faydalanamamasına, Chrome kullanıcılarının gün boyunca sorunlar yaşamasına yol açan aksaklıkla ilgili bir açıklama yapıldı.
Google mühendislerinden Tim Steele'nin yaptığı açıklamada, Gmail, Chrome ve diğer Google hizmetlerinde sorunlar yaşanmasına yol açanın, Google Sync'den kaynaklanan bir hata olduğu belirtiliyor. Veri türüne göre senkronizasyon trafiğine kotalar koyan sunucu altyapısı, hatalı bir yükleme dengeleme yapılandırma değişikliğinden ötürü sorunlar yaşadı.
Yapılan değişiklik, pek çok Google hizmetinin bağlı olduğu temel altyapıyı ilgilendiriyordu. Sonuçta Chrome, aslında desteklemediği veri türlerine el atınca, pek çok kullanıcının şikayet ettiği çökmeler yaşandı.
Açıklamadan anlayacağınız; bazı yayınların, Google'ın Anonymous tarafından hack'lendiği için bu sorunların yaşandığına dair iddialarının doğru olmadığı
Google, Pazartesi günü milyonlarca Gmail kullanıcısının yaklaşık bir saat boyunca hizmetten faydalanamamasına, Chrome kullanıcılarının gün boyunca sorunlar yaşamasına yol açan aksaklıkla ilgili bir açıklama yapıldı.
Google mühendislerinden Tim Steele'nin yaptığı açıklamada, Gmail, Chrome ve diğer Google hizmetlerinde sorunlar yaşanmasına yol açanın, Google Sync'den kaynaklanan bir hata olduğu belirtiliyor. Veri türüne göre senkronizasyon trafiğine kotalar koyan sunucu altyapısı, hatalı bir yükleme dengeleme yapılandırma değişikliğinden ötürü sorunlar yaşadı.
Yapılan değişiklik, pek çok Google hizmetinin bağlı olduğu temel altyapıyı ilgilendiriyordu. Sonuçta Chrome, aslında desteklemediği veri türlerine el atınca, pek çok kullanıcının şikayet ettiği çökmeler yaşandı.
Açıklamadan anlayacağınız; bazı yayınların, Google'ın Anonymous tarafından hack'lendiği için bu sorunların yaşandığına dair iddialarının doğru olmadığı