Wix.com ile Birbirinden Güzel Siteler Kurabilirsiniz Hemde Ücretsiz

   

   Günümüzde artık her evde işyerinde hatta insanların cep telefonlarında dahi internet var, internet ortamının bu kadar gelişmesine bağlı olarak insanlar artık kendine ait blog / web sitesi oluşturmaya başladı. Siz de kendinize ait bir sitenizin olmasını istiyorsunuz ama bunun için hiçbir  tasarım bilginiz ve kodlama bilginiz yok veya bu iş için ayıracak bütçeniz yok korkmayın wix.com ile bunlara gerek duymadan istediğiniz şekilde istediğiniz tasarımı kendi kendinize yapabileceksiniz ayrıca bunun için ücret ödemeye bile gerek kalmadan sadece kişisel blog olarak düşünmeyin örneğin kitap çıkardınız ve çıkardığınız kitabı internet ortamında satmak istiyorsanız veya bir işletmeniz var özellikle şirketler için yeni ticaret yasası ile eğer bir şirketiniz varsa zaten web siteniz 'in olması gerekiyor işte burada karşımıza wix.com çıkıyor ve eğitim videolarını izleyerek kendinize ait çok güzel tasarımlar ortaya çıkarabilirsiniz ayrıca binlerce şablon ( tema ) sizleri bekliyor. Ayrıca yaptığınız  tasarımlar ile sitenizi Google'de 1.sırada çıkarabilirsiniz ve internet ortamında ürünlerinizi veya yazılarınızı artık hangi kategoride sitenizi kurduysanız  wix.com 'un harika seo ayarları ile milyonlarca müşteriye / ziyaretçiye ulaşabilirsiniz.

      Peki neden wix.com'u seçmelisiniz öncelikle kodlama bilgisine ve tasarım bilgisine sahip değilseniz , hangi amaç için olursa olsun istediğiniz kategoride siteler oluşturabilmeniz için , birbirinden güzel yüzlerce tasarımlı şablonlar için , yaptığınız sitenin seo ayarlarının daha kaliteli olması için ayrıca daha bir çok neden var 

   Sadece bununla sınırlı değil diyelim ki eğitim videoları'nı izlediniz ama yinede tasarımı yapamıyorsunuz veya aklınıza takılan yerler var bana kim yardım edecek diye düşünmeyin her konuda size yardımcı olmak için ekipler var.

    2006 yılında kurulmuş olan wix.com'un her geçen gün kullanıcı sayısı  ve dünyanın bir çok bölgesinde Şubeleri bulunuyor ayrıca bu sistemi kullanmanız için ingilizce veya başka yabancı bir dil bilmenize gerek yok Türkçe dil seçeneği' de var. Sizleri fazla sıkmadan nasıl üye olacağınızı anlatmak istiyorum zaten üye olup tasarıma başladıktan sonra anlatmak  istediklerimi çok daha iyi anlayacğınızdan eminim siteye girdikten sonra sağ üst tarafta olan Giriş butonuna tıklayarak siteye üye olabilirsiniz bundan sonrası tamamen sizin hayal gücünüze kalmış birbirinden güzel tasarımlar sizi bekliyor

 

Kişisel Düşüncelerin Ön Planda Olduğu Bir Blog

     İnternette Kişisel Blog bulamıyorsanız veya bulduğunuz Kişisel blog siteleri kişisellikten tamamen uzakmı o zaman bu yazımı okumanızı tavsiye ederim , çünkü bu yazımda bana ait olan ve tamamen Kişisel düşüncelerimi paylaştığım Blog'umu sizlere tanıtmak istiyorumve yazıyı okuduktan sonra bir defa dahi olsa bakmanızı rica ederim  bloggokhantekin.com tıklayarak siteme ulaşabilirsiniz

     Siteye giriş yaptığınızda tamamen bana ait olan kişisel düşüncelerimi paylaştığım yazılarımı görebilirsiniz , Kişisel dedim ama sadece kişisel değil , Blogger ve Muhasebe konusunda'da düşüncelerimi paylaştığım geniş kapsamlı başarılı olma yolunda güzel bir blog herkesi beklerim 

      Ayrıca alışılmışın dışında bir blog arıyorsanız yine doğru yerdesiniz kendime göre editlemiş ve özelleştirmiş olduğum şablon ile tasarımın hoşunuza gideceğini düşünüyorum çünkü okuyucularımdan aldığım yorumlar bu şekilde bloggokhantekin.com'a herkesi bekliyorum arkadaşlar Kişisel Düşüncelerimin ön planda olduğu bir blog 

Parayı verene özel internet hattı!

Parayı bastıran sol şeridi çok 'net' kapacak.

ABD ücret karşılığı şirketlere internet üzerinde özel hat ayırmaya hazırlanıyor.

ABD’nin telekomünikasyon kurumu FCC’den (Federal Communications Commision – FCC) yapılan açıklamaya göre net üzerinden online TV ve film gibi sundukları hizmet nedeniyle sürekli yüksek hızda internete ihtiyaç duyan kuruluşlara belirli bir ücret karşılığı sürekli yüksek hızda internet sağlanacak.

Uygulamanın hayata geçmesi halinde şu anda olduğu gibi internet üzerinden verilerin eşit şartlarda iletilmesi tarihe karışacak.

Belirli veri ve içerikler öncelikli olarak aktarılır hale gelecek. FCC konuyla ilgili olarak nihai kararın 15 Mayıs’ta duyurulacağına işaret ederken söz konusu tarihe kadar tasarı üzerinde bazı değişikliklere gidilebileceğini de belirtti. 

Açıklanan tasarıya pek çok çevreden tepkiler gelirken en büyük destek Disney, Netflix ve Google gibi şirketlerden geldi. Yapılan eleştirilere göre sistem internet servis sağlayıcılarına (ISS) büyük avantaj sağlayacak.

İnternette gerçek isim zorunlu oluyor

İnternette anonim kalmaya yasak.

Ermenistan’da meclisin görüşmekte olduğu bir yasa tasarısı internette gerçek isim kullanmadan yorum yapılmasını engellemeyi öngörüyor.

İnternette ifade özgürlüğünü savunan Electronic Frontier Foundation’ın haberine göre yasa geçerse, hakaret içerikli yorumun yapıldığı site ya 12 saat içerisinde kullanıcı bilgilerini açıklayacak ya da yorumları silecek.

Mart ayında sözkonusu tasarıyı hukuki açıdan inceleyen Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı (AGİT) hakaret kavramının çok geniş ele alındığını belirterek yasa tasarısının internette anonimliği ve siyasi tartışmaların özgürlüğünü tehdit ettiğini belirtti.

Google'ın yakasına yapıştılar

Dünya devletleri, Google'ın yakasına yapıştı!

İnternet kullananların sayısı arttıkça, Google'ın başına bela olan bu sorun da büyüyor!

Google'ın açıkladığı şeffaflık raporu ilginç bir gerçeği de açığa çıkardı. Google'ın raporuna göre 2013'te dünya devletleri Google'dan 28 bine yakın kullanıcının verilerini talep ettiler. Bu rakamın 2009 yılında 13 bin civarında olduğu dikkat çekiyor. Yıllar içinde devletlerin Google'dan istediği kullanıcı verisi sayısında hızlı bir artış göze çarpıyor. 

Bu artışın birinci nedeni olarak, interneti kullananların sayısındaki artış görülüyor. Ancak, kullanıcıları internete yöneldikçe devletlerin de onları takip etmek için Google'dan giderek daha fazla sayıda istekte bulunması dikkat çekiyor. Rakamlara göre ABD, Google'dan kullanıcı verilerini isteyen ülkelerin başında geliyor.Onu İngiltere ve Avustralya izliyor. Google ise her isteğe cevap vermiyor, devetlerin ikna edici mahkeme kararları ile Google'ın karşısına gelmesi gerekiyor.

Akıllı telefonların güvenlik açığı!

 Piyasadaki tablet bilgisayarların ve akıllı telefonların sayısı hızla artıyor. Uzmanlar, bu cihazlardaki güvenlik açıklarının ciddiye alınması gerektiği görüşünde.

Geçen yıl dünya genelinde yaklaşık olarak 1 milyar akıllı telefon satıldı, talepteki yükseliş devam ediyor. Cepte taşınan bu ufak bilgisayarlar neredeyse evdeki konvansiyonel bilgisayarlara rakip haline geldi. Sadece akıllı telefonlar değil, tablet bilgisayarlar da tüketicilerin gözdesi. Bu bilgisayarlarla ev ortamının dışında da sosyal medya organları kullanılabiliyor, online alışveriş sitelerinden faydalanılabiliyor, internet bankacılığında işlemler yapılıyor.

Fakat her ne kadar rahat ve pratik gibi görünse de, her sistemin bazı açıkları var. Mobil cihazların bilgisayar ve dizüstü bilgisayarlara nazaran daha güvensiz olması siber suçluların yüzünü güldürdü. Güvenlik şirketi Kaspersky Lab'ın verilerine göre, piyasada kaynağı belli olmayan 10 milyon dolayında uygulama dolaşıyor.

Peki, güvenliği artırmak için ne yapmak gerekiyor? Dinlemeye karşı güvenli bir akıllı telefon mu almak lazım? Bunların fiyatları binlerce euro dolayında. İsviçre üretimi “Blackphone” bu soruya somut bir yanıt oldu. Barcelona'da düzenlenen Dünya Mobil Kongresi fuarında tanıtılan telefon, piyasadaki en güvenli telefon olma iddiasında. Fiyatı ise 450 euro. Şirketin ortağı Javier Agüera şunları söylüyor: “İnsanların özel hayatlarını koruma gayretinde olduğunu görüyoruz. Bu herkesi kapsıyor, belli insanlarla sınırlı değil. Normal tüketicilere günlük kullanım için güvenlik uzmanları tarafından geliştirilmiş bir çözüm sunuyoruz.”

Telefon yerine uygulama

Ancak tabii ki telefonu değiştirmek yerine bir anti-virüs uygulamasında da karar kılınabilir. Avast veya AVG gibi bu uygulamaların çoğu ücretsiz. Üç yıldan bu yana İntel'in bünyesinde faaliyet gösteren McAfee'nin mobil cihazlar için güvenlik programını yakın bir tarihte piyasaya sunması bekleniyor. McAfee'den Alexander Salvador şunları söylüyor: “İlk etapta, nihai tüketicinin beklentileri önemli. Dizüstü ve normal bilgisayarlarda verilerin güvenliği öncelikli oluyor. Akıllı telefon ve tablet bilgisayarlarda ise cihazın kaybolmasından endişe duyuluyor. İntel'in hedefi 2014 yılında bütün cihazların ücretsiz olarak korunması.”

Bu güvenlik branşı için de çok kolay bir dönüşüm olmayacak. Fakat Symantec şirketinden Con Mallon, bu dönüşümün gerçekleşeceği konusunda iyimser. Mallon, büyük korkulara kapılmanın yersiz olduğu görüşünde: “Kendimizi kötü adamlara karşı nasıl koruyabiliriz? Bunun hep bir satranç gibi olduğu benzetmesini kullanıyoruz. Saldırganlar bir hamle yapıyor, biz onları engelliyor ve savunmaya geçiyoruz. Sonra yeniden saldırıyorlar. Bu böyle gidiyor… Son 20 yıl içerisinde hep böyle oldu. Bazı insanlar internetin siber suç işleyen hackerlarla dolu olmasından korkuyor.”

Genç nesil 'akıllı'

Öte yandan söz konusu şirket bilgileri olunca konu daha da hassas hale geliyor. Giderek daha fazla sayıda çalışan, mobil cihazları çalışma düzenine dâhil etmek istiyor. Bazı şirketler bunu yasaklama yoluna giderken, bazıları ise veri güvenliği politikası izlemeyi tercih ediyor. Airwatch şirketi bunlardan biri. Şirketten Dominic Schmidt-Rieche: “Bilhassa genç nesil işe elinde akıllı telefonuyla geliyor ve aynı rahatlığa iş yerinde de sahip olmak istiyor. Biz de şirketlere, bu cihazların yönetimi konusunda yardım ediyor ve önemli şirket bilgilerinin kaybolmamasını güvence altına alıyoruz. Ayrıca çalışanların hızlı bir şekilde öğrenmesine de yardımcı oluyoruz.”

Ancak Dünya Mobil Kongresi'ne katılan uzmanlar ‘yüzde yüz güvenliğin' sağlanamayacağı konusunda hemfikir. Güvenli kullanımın her akıllı telefon kullanıcısının kendi elinde olduğuna dikkat çekiliyor.

Cepten internet ucuzlayabilir

Özel İletişim Vergisi kalkıyor.

Kablolu, kablosuz ve mobil internet kullanıcılarından alınan yüzde 5’lik Özel İletişim Vergisi (ÖİV) kaldırılıyor.

ÖİV'nin kaldırılmasından sonra cep telefonundan internete girmenin ucuzlaması bekleniyor.

Dünya Gazetesi’nde yer alan habere göre gelecek günlerde TBMM’ye gelecek torba yasa kapsamında ÖİV’nin kaldırılması gündeme gelecek.

Söz konusu verginin kaldırılmasıyla 3G bağlantıdan önceki döneme denk gelen 2009 yılında yüzde 15’ten yüzde 5’e düşürülen vergi kaldırılacak.

Böylece kullanıcıların kablolu, kablosuz ve mobil internet kapsamında ödediği faturalar düşecek.

Bu vergi indiriminde özellikle son dönemde hızla artan internet kullanıcılarının etkili olduğu ifade ediliyor.

Liderliği krikette öğrenmiş

Microsoft’un yeni CEO’su liderliği krikette öğrendi.

Microsoft’un yeni CEO’su Satya Nadella, liderliği Hindistan’daki okul yıllarında kriket oynarken öğrendiğini söyledi.

New York Times gazetesine bir röportaj veren Nadella, Bill Gates ve önceki CEO Steve Ballmer’dan çok şey öğrendiğini, liderlik konusundaki ilk dersini ise kriket oynarken aldığını söyledi. Nadella, “Okulu kriket takımındaydım. Bir olay beni derinden etkiledi. Bir gün çok sıradan oynuyordum. Takımın kaptanı yerime geçti. Bir hayli sayı almamızı sağladı ve beni tekrar aynı yere koydu. Aynı mevkiye koymasa özgüvenimin yerle bir olacağını biliyordu. Ne zaman müdahale etmek gerektiği ve takımın güvenini nasıl koruyabileceğim konusunda önemli bir ders oldu. Liderlik ettiğiniz insanların güvenini artırmak yöneticilerin belki de birinci işi” dedi.

Hedef: 100 yıllık şirket

Nadella medeniyetlerin, ailelerin ve şirketlerin yükseliş ve düşüş dönemleri olduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: “Arayışımız, anlamını kaybetmemiş 100 yıllık bir şirket haline gelebilmek...” 

Microsoft'a şok suçlama

Microsoft, sansürde Çin'e yardımcı mı oluyor?

Microsoft, hakkında ortaya atılan bu şok suçlamaya bakın nasıl cevap verdi...

Microsoft'un, arama motoru Bing'teki Çince aramalarda, Çin hükumetini kızdırabilecek konular hakkında sansür uyguladığı suçlaması gündeme oturdu. Bing'in ABD'deki sitesinde, Dalai Lama, Tiananmen Meydanı gibi politik olarak Çin'in sakıncalı bulduğu konulardaki Çince aramalarla İngilizce aramalar arasında büyük fark bulunduğu ortaya çıktı. Microsoft'un, hızla büyüyen dev bir pazar olan Çin'de veto yememek ve Çin hükumeti ile arayı bozmamak için Çince aramalara sansür koyduğu iddia ediliyor.

Bu arada Microsoft yetkilileri de aramalardaki bu farkılığı inkar etmiyor ancak konunun bir sansür değil, Bing'in kodlarındaki bir "hata"dan kaynaklandığını iddia ediyorlar. Ama bu bahaneye inanmayan kişi sayısı oldukça fazla.

Tüm dünyaya "internet ve özgürlük" sağlamak için büyük teknoloji şirketleri ile işbirliği yapıp, dev kampanyalar düzenleyen; Google'ın insanların özgürlüğünü kısıtlayan, bilgilerini çalan bir şirket olduğunu iddia edip alaycı reklamlar hazırlayan Microsoft, şimdi bu suçlamadan kurtulmak zorunda. Bakalım Google ve Apple, Microsoft ile dalga geçmek için bu konuyu kullanacaklar mı?

İnterneti En Hızlı Olan Ülkeler

İnternetin en hızlı 10 adresi!

Bu ülkelerdeki inanılmaz internet hızları, sizi yurt dışında yaşamaya bile ikna edebilir!

Evinizi en hızlı internetin olduğu yere kurmak istiyorsanız, uzaklara, Doğu Asya'ya gitmeniz gerekiyor. Akamai'nin 2013'ün üçüncü çeyreğine ait "State of the Internet" raporuna göre ikinci çeyreğe göre yüzde 10 büyüyen internet hızları, ortalama 3.6Mbps'ye yükselmiş durumda. En hızlı internete sahip Güney Kore, ikinci çeyreğe göre ortalama hızını yüzde 66 artırarak 22.1Mbps hızlarına erişti.

En yüksek ortalama hızda ikinci sırada 13.3Mbps ile Japonya, üçüncü sırada ise 12.5Mbps ile Hong Kong bulunuyor. ABD ise 9.8Mbps ile sekizinci sırada. En yüksek "zirve" internet hızını sunan ülke ise 65Mbps ile Hong Kong.

Raporda genişbant internet kullanımındaki artışa da değiniliyor. Yüzde 5.8 artan genişbant kullanımı, önceki seneki aynı çeyreğe göre yüzde 53 artmış. Son olarak Akamai'ye göre mobil trafik, 2012'nin üçüncü çeyreğine göre yüzde 80 artış göstermiş.

Google Satışlardaki Beklentiyi Aştı

Google'ın 4. çeyrek satışları beklentiyi aştı.

İnternet devi Google, reklam gelirlerinin desteğiyle 4. çeyrekte beklentinin üzerinde satış yaptı. 

Arama motoru Google, perakendecilerin tatil döneminde reklama daha fazla para harcayarak düşük reklam fiyatlarındaki açığı kapamasıyla 4. çeyrekte beklentinin üzerinde satış rakamları açıkladı.

Google'ın ortak sitelere gönderilen satışlar hariç cirosu yüzde 11 artarak 13.6 milyar dolara çıkarken, bazı kalemler hariç hisse başı kârı 12.01 dolar oldu. Analistlerin beklentisi satışların 13.4 milyar dolar,  hisse başı kârın ise 12.25 dolar olacağı yönündeydi.

Google'ın CEO'su Larry Page, 384 milyon dolar zarar eden Motorola Mobility birimini satıp, akıllı telefon üretiminden çıkaral, mobil stratejisinde ayarlama yapıyor. Telefonlardaki reklamlar, masaüstü bilgisayarlardakinden daha az para kazandırsa da, Google, online alışveriş yapan kitleyi hedefleyerek gelir kazandı.

Tatil alışverişi sezonunda internet üzerinden yapılan satışların güçlü olduğunu belirten S&P Capital IG Inc.'in analistlerinden Scott Kessler, Google'ın bundan yararlandığını söyledi.

Şirketin gelir maliyeti hariç operasyonel giderleri yüzde 14 artarak 5.5 milyar dolara çıkarken, net geliri yüzde 17 büyüyerek 3.38 milyar dolar oldu.

Alan Adı Kullanımında Devrim

4 Şubat tarihi itibariyle yaklaşık 1000 kadar yeni alan adı kullanıma sunulacak. Böylece .com ve .org gibi alan adlarına ilaveten pek çok alan adıyla kullanıcıların seçim şansı artacak.
4 Şubat itibariyle alan adı konusunda artık çok daha fazla seçeneğimiz olacak; zira yaklaşık 1000 kadar yeni alan adı bu tarihten itibaren kullanıma sunulacak. Örneğin .ford veya .fox gibi alan adları bu tarihte serbest bırakılacak ve dileyen kullanıcılar bu alan adlarını kullanabilecek.

Şu ana kadar 1930 kadar alan adı talebi alan İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu (ICANN), bunların içlerinde .ford, .fox, .lol, .sexy ve .food gibi alan adı taleplerinin olduğunu belirtirken, internet devi Google da .youtube ve .google dahil 100 alan adını kendi adına kaydettirdi bile.

Uzman Ezra Gottheil konuyla ilgili yaptığı açıklamada yeni alan adlarının büyük bir fırsat olduğunu ve kullanıcıların bunu değerlendirmesi gerektiğini kaydetti. Kullanıcının pek çoğunun .com alan adına yoğunlaştığını ve diğer alan adlarını dikkate almadığına dikkat çeken Gottheil, 4 Şubat sonrası yeni alan adlarının değerlendirilmesi gereken büyük bir fırsat olduğunu dile getirdi.

İBB DE .ISTANBUL VE .IST ALAN ADLARINI ALMIŞTI

2012 yılında İstanbul Büyük Şehir Belediyesi ICANN’a başvurarak .istanbul ve .ist alan adları için talepte bulunmuş ve başvuru ücreti olarak da 370 bin dolarlık bir ödeme yapmıştı. Türkiye’den sadece İstanbul alan adı için başvuruda bulunurken, dünyada ise Londra, Berlin, Barcelona, Moskova, Sydney gibi metropoller ICANN’a talepte bulunan diğer dünya şehirlerinden sadece birkaçı.

Sen misin dalga geçen

 Sen misin Google'la dalga geçen...

İnternet devinin Google'la dalga geçmek için attığı tweet, ufak bir skandala yol açtı!

Gmail'de cuma günü yaşanan aksaklılar, hiç beklenmedik bir kavgaya yol açtı.

Yahoo'nın resmi Twitter hesabında "Gmail şu anda geçici olarak devre dışı" şeklinde bir tweet paylaşıldı. Elbette bu Tweet, Google'In rakibi olan Yahoo'nun resmi hesabından yayınlanınca, ardında alaycı bir tavır olduğunu da herkes fark etti. Ancak Yahoo'nun yöneticilerinin onayı dışında, sosyal medya hesabını yöneten sosyal medya uzmanının inisiyatifi ile yayınlanan mesaj, Google tarafında büyük tepki topladı.

İki şirketin arasında yaşandığı anlaşılan küçük krizin ardından, Yahoo CEO'su Marrissa Mayer devreye girip, bu Tweet'in büyük bir ayıp olduğunu açıkladı ve Yahoo yöneticileri bir özür yazısı yayınlamaya karar verdi. Bugün ise Twitter'daki alaycı mesaj silinirken ayrıca bir özür mesajı da yayınlandı. Yeni özür mesajında "Geçen gün yayınlanan Tweet'imizi silerken Google ve Gmail ekibinden de özür dileriz." ifadesi yer aldı.

Alaycı mesajı yayınlayan sosyal medya uzmanının akıbeti ise meçhul. Marissa Mayer'ın biraz acımasız bir CEO olduğu bildiğimiz için, Google ile alay eden sosyal medya uzmanının muhtemelen işten atılmış olduğunu düşünüyoruz. Bakalım bu konu daha da büyüyecek mi; yoksa burada kapanacak mı?

İnternet Devi Yahoo'dan Şaşırtan Karar

 İnternet devinden herkesi şaşırtan karar!

İnternet devi Yahoo'nun imzasını attığı bu karar, büyük değişimlerin de ilk işaretçisi olabilir...

Yahoo'nun önde gelen yöneticilerinden Henrique de Castro, göreve başlamasının yıl dönümünün hemen ardından görevini terk edecek gibi gözüküyor.

Castro, Yahoo CEO'su Marissa Mayer tarafından 2012 yılının ekim ayında, Google'daki yardımcı başkanlık görevinden, Yahoo'ya transfer edilmişti. Doğrudan Mayer'e bağlı olarak çalışan Castro, Yahoo'nun dünya çapındaki operasyonları, medya ve iş gelişmeleri ve satışlarından sorumluydu.

Mayer, o sıralarda Castro'nun internet üzerindeki çalışma tecrübesini ve küresel bir organizasyonu yönetme becerisini övmüştü. Kendisi de eski bir Google yöneticisi olan Mayer, firmaya Temmuz 2012'de CEO olarak katılmıştı ve internet devinin kaderini değiştirecek bir takım kurmak için uğraşıyordu.

Görünen o ki Mayer ve Castro arasındaki ilişki zaman ile beraber bozuldu. Bunun da en büyük göstergesi, Yahoo ve U.S. Securities and Exchange Commission arasında geçen görüşme.

Yahoo, yaptığı açıklamada, Castro'nun firma ile ilişkilerinin kesildiğini söylüyor. Castro, 15 Ekim 2012 tarihli iş teklifi mektubunda ve 28 Şubat 2013 tarihli anlaşmada belirtilen ayrılma tazminatını eksiksiz olarak alacak.

Yahoo, Castro'nun neden görevden alındığı konusunda bir sebep belirtmiş değil. Ayrıca Castro'nun varisinin kim olacağı da bir soru işareti olarak duruyor. Teknoloji haberleri sitesi Re/code tarafından yayınlanan yazıya göre, Mayer firma çalışanlarına gönderdiği bildirimde "COO Henrique de Castro'nun firmadan ayrılması gerektiğine dair zor bir karar" aldığını söylemiş.

Mayer, Yahoo'nun yönetiminde bir yenilenme olacağını duyurup, eskiden COO'nun görevlerinin parçası olan bazı işlemlerin Mike Kern tarafından yönetilen Homepages & Verticals grubuna aktarılacağını söylüyor. Pazarlama Baş Yöneticisi Kathy Savitt ise, Yahoo'nun medya ve editörlük ile ilgili işlemlerini yönetecek.

Google'ın bilinmeyen 7 yönü

Google sizin hakkınızda çok şey biliyor; peki siz onun hakkındaki bu 7 gerçeği biliyor musunuz?

Google'ın ana sayfasının sadeliğinin arkasında, şirketin kurucuları Sergey Brin ve Larry Page'in HTML yazmayı bilmemesinin yattığını biliyor muydunuz? İkilinin tek isteği hızlı çalışan bir arayüzdü ve Google, bugün benzer hızlı arayüzü milyonlarca kullanıcıya sunuyor.

İşte her gün kullandığınız, sorularınızı bıkmaksızın cevaplayan Google hakkında muhtemelen bilmediğiniz bazı gerçekler.

- İnsanoğlunun kayıtlı tarih içindeki tüm yazılı çalışmaları, 50 petabayt ediyor. Google'ın günde işlediği veri miktarı ise 20 petabayt.

- İnterneti kullanan herkes, Google'ı da en az bir kez kullanıyor.

- Google ana sayfasını 88 farklı dilde görebilirsiniz. Bu dillere Urdu, Latin ve Klingon da dahil.

- Google'ın indekslediği 50 milyar web sayfasını insan gücüyle aramak, dakikada 1 sayfa arasaydınız 95.116 yıl sürerdi.

- Google'ın aramalarınızı düzelten "Böyle mi demek istemiştiniz" işlevi, arama trafiğini anında ikiye katlamıştı.

- Google, yüzde 20'nin altında kullanım oranına sahip bir işlevi sunmak istemiyor. "Gelişmiş Tercihler" bölümündeki arama tercihlerinin hayatta kalabilmeleri için kullanıcıların en az yüzde 5'i tarafından kullanılması gerekiyor.

- Google'ın günlük 620 milyon ziyaretçisi var.

Skype hack'lendi

Dünyanın önde gelen sohbet uygulamalarından biri olan Skype’a Suriyeli hackerlar saldırdı, Skype’ın resmi blog sayfası ve

Twitter hesabı hack’lendi.

Dün akşam saatlerinde meydana gelen saldırı kendisini Suriye Siber Ordusu(Syrian Electronic Army) olarak tanıtan

hacker’ların Skype’ın resmi blog sayfasını hacklemesiyle başladı. Kısa sürede büyük ses getiren hack saldırısı sonrası

hacker’lar rahat durmadı ve Skype’ın 3 milyonun üzerinde takipçiye sahip olan resmi Twitter hesabını da ele geçirdi.

Hacker’lar önce kendi hesaplarından ‘Microsoft e-postalarını kullanmayın, bu mail hesaplarından izleniyorsunuz ve

bilgileriniz hükümetlere satılıyor’ şeklinde tweet atan hackerlar ardından bunu Skype hesabıyla retweet edince milyonlarca

kişi hack saldırısını öğrenmiş ve söz konusu mesajı görmüş oldu.

Saldırı sonrası saatler sonra blog sayfası tekrar eski haline getirilirken, Skype Twitter üzerinden yaptığı açıklamada

‘Hesabımıza siber saldırı olmuştur, ancak herhangi bir kullanıcı bilgisine sızıntı olmamıştır’ sözlerini kaydetti.

Hack'lenen Skype blog sayfası.

Hack'lenen Skype resmi Twitter hesabı sonrası paylaşılan tweetler.

2013 Yılının Son Hack'i

BBC'ye kötü yılbaşı sürprizi!

2013 yılının bitmesine çok az kala, bir dev daha hacker'ların gazabından kurtulamadı!

BBC'nin mahcup güvenlik uzmanları, Noel tatili sırasında hacker'ların sistemlerine nasıl girdiğini açıkladılar.

Reuters'ın raporuna göre hacker, bir Noel Günü kampanyasıyla diğer siber suçluların sisteme erişebilmesi için onları kendisine para ödemeye ikna etmeye çalışmıştı. Hacker'ın bu konuda başarılı olup olmadığı bilinmiyor, ancak BBC'nin güvenlik takımının Cumartesi günü yaptığı açıklamaya göre site, şu an güvenli durumda.

Hacker'ın BBC'ye yaptığı saldırı sonucunda veri çalıp çalmadığı veya herhangi bir hasara yol açıp açmadığı bilinmiyor. Tek bilinen, güçlü bir parolayla korunmayan ftp.bbc.co.uk sitesine girmeyi başardığı. Siber suç forumlarını izleyen Milwaukee merkezli Hold Security, "HASH" ve "Rev0lver" takma adlarıyla tanınan bir Rus hacker'ın BBC sunucusuna sağladığı erişimi 25 Aralık'ta satmaya çalıştığını söylüyor. HASH bu sırada sadece sunucuyu kontrol eden kişinin görebileceği dosyalara erişebildiğini de göstermişti.

Yeni özellikte büyük risk

Fotoğraf gösterme konusu çok tehlikeli!

Google'ın "artık böyle olacak" dediği özellik hakkında, antivirüs devlerinin itirazı var!

Google, kısa süre önce Gmail servisinde artık e-postalara ekli gelen görsellerin otomatik olarak gösterileceğini açıklamıştı.

Ancak bu politika değişikliği güvenlik firmalarını alarma geçirdi: Çok gelişmiş algoritmalarla fotoğrafların içine yüklenebilecek zararlı kodların, kullanıcıların e-posta iletişimini izlemek amacıyla kullanılabileceğini vurgulayarak Google'ı dikkatli olmaya davet ettiler. Daha da ötesi, bu yeni politikanın Spam mail göndericilerinin ekmeğine yağ sürebileceği iddia ediliyor. Spam göndericileri, fotoğrafa yüklenen kodlarla e-postanın açılıp açılmadığına dair geri bildirim alabilirler ve bu da kullanımda olan e-posta adreslerinin onanması anlamına geleceği için bu postaları açan kullanıcılara çok daha fazla sayıda spam mail gelmeye başlayabilir.

Google ise bu fotoğrafların bir proxy sunucusunda duracağını ve bilinen tüm virüs ve yazılımlara karşı kontrol edileceğini vurgulayarak, kötü niyetli insanların bu kontrol aşamasını geçemeyeceğini savunuyor. Bir şekilde göndericilerin kötü niyeti varsa ve Google'ın kontrollerinden kurtulmayı başarsalar bile alıcının IP adresine ulaşabilmeleri mümkün olmayacak zira elde edebilecekleri adres ancak Google'ın proxy adresi olacak.

Güvenlik uzmanları, Google'ın proxy çözümünü ekstra bir güvenlik kalkanı olarak görüyor ama yine de kullanıcıları tanımadıkları insanlardan gelen postalara ve görsellere karşı dikkatli olmaları konusunda uyarıyorlar.

Google Raporunda 1 Numarayız

 Tüm dünyayı solladık; Google'ın raporunda 1 numaraya oturduk! Ama bakın hangi konuda...
Google, geçtiğimiz hafta açıkladığı "2013 Şeffaflık Raporu"nda, hangi ülkelerin hükümetlerinin, kendilerinden kaç sayıda içerik silinmesini istediklerini duyurdu.

Google'ın Ocak 2013'ten Haziran 2013'e kadar dünya genelinden toplamda 3.486 içerik silme talebi aldığı, bu taleplerin neredeyse yarısının Türkiye'den geldiği belirtiliyor. Rapora göre, yılın ilk altı ayında Türkiye'deki yetkililer Google'dan 1.673 içerik silme talebinde bulunmuş. Bunun bir önceki altı aya kıyasla 10 kat civarında bir artışa işaret ettiği vurgulanıyor. Türkiye'nin içerik silme taleplerinin yaklaşık üçte ikisinin internet üzerinde ifadeyi sansürleyen 5651 sayılı internet yasasının ihlali iddiasıyla yapıldığı belirtiliyor.

Raporda Türkiye'yi (12 bin 162 madde için 1.673 talep) ABD (3.887 madde için 545 talep), Brezilya (1.635 madde için 321 talep), Rusya (277 madde için 257 talep) ve Hindistan (714 madde için 163 talep) takip ediyor.

Google, dünya genelinde içerik silme taleplerinin bir önceki altı aya göre yüzde 68 oranında artış olduğunu da raporuna eklemiş durumda.

2013 Yılında Neler Yaşandı Google Anlatıyor

Google'nin Hazırlamış olduğu bu video 2013 Yılında yaşanan olayları kısaca anlatıyor, 2013 yılında neler olduğunu merak ediyorsanız izlemenizi tavsiye ederim iyi seyirler.