O+K Research tarafından Kaspersky Lab için yapılan araştırma, tüketicilerin mobil ve online şifreleriyle sanal hırsızların işlerini kolaylaştırdığını gözler önüne seriyor.
Araştırmaya göre kullanıcıların %34’ü bilgilerini korumak için eski ve kolayca elde edilebilecek şifreleri tercih ederken, %12’si de şifreleri unutmamak için bir kağıdayazıp bilgisayarın yanına bırakıyor.
Kolayca elde edilebilecek bir şifre, kişisel fotoğraflarınızdan başlayıp kredi kartı bilgilerine kadar her türlü kişisel verinizin tehdit altında olması anlamına geliyor. Bu nedenlegüvenli içerik ve tehdit yönetimi çözümlerinin lider geliştiricisi KasperskyLab, tüketicilere mobil ve online servislere erişmek için karmaşık şifrelerin kullanılmasını öneriyor. Hatta farklı servisler için aynı şifreyi kullanmamak da önemli. Tek ve basit bir şifre kullananların sadece önemli bilgileri değil, aynı zamanda sosyal ağ sitelerindeki hesapları üzerinden “online” prestijleri de tehdit altında.
O+K Research tarafından KasperskyLab için dünya çapında 25 ülkede gerçekleştirdiği araştırma ise kullanıcıların bu tehdidin farkında olmadığını ortaya seriyor. Çünkü araştırma sonuçlarına göre, katılımcıların %34’ü eski ve kolayca elde edilebilecek şifreleri tercih ettiğinden tehditlere karşı tamamen korumasız duruma düşüyor.
DOĞUM TARİHİ ÇOK POPÜLER
Araştırmaya göre, özel teknikler kullanılmadan kolayca saldırılara uğrayabilecek güvenli olmayan şifre kullanımı oldukça yaygın. Örnek olarak doğum tarihi (%17), göbek adı (%10) ya da evcil hayvan ismi (%9) verilebilir.Bunlar gibi bilgiler sadece yakın arkadaşlar ve akrabalarınız tarafından bilinmeyebilir. Araştırmaya katılan diğer katılımcıların %8’i ‘123456’ gibi basit kombinasyonlar kullanırken, %5’i şifre olarak “şifre” kelimesini tercih ediyor. Bu tarz bir “koruma”, kolay tahmin edilen kelimelere dayalı diğer şifreler gibi kolayca ortaya çıkarılıyor.
ŞİFRE DEPOLAMA EN İYİ KORUMAYI SAĞLIYOR
KasperskyLab yetkilileri ayrıca tüketicileri şifrelerini nerede sakladıklarına da dikkat etmeleri gerektiği konusunda uyarıyor. Kullanıcıların çoğu (%71) ezberlemeyi tercih ediyor; aslına bakılırsa bu kötü bir yöntem değil. Ancak bu yöntem kullanıcıların kolay şifreler seçmelerine ya da birden fazla hesap için aynı şifreyi kullanmalarına yol açıyor. Kullanıcıların %46’sı ise hayati önem taşıyan şifrelerini en az bir kez unuttuklarını itiraf ediyor. Daha vahim olan sonuçlar ise şu şekilde sıralanıyor: %12’si şifrelerini bir kağıt parçasına yazıp bilgisayarlarının yanında bırakıyor. %23’ü ise şifreleri için defter tutuyor. Şifre depolama için tasarlanan özel programlar en iyi korumayı sağlamasına rağmen, katılımcıların sadece %7’si tarafından kullanılıyor. MeselaKaspersky PURE 2.0 ürününe entegre edilmiş “Password Manager” (Şifre Yöneticisi), saldırılara karşı dayanıklı şifreler üretirken, kullanıcıların talebine göre otomatik olarak şifre girişi yapıyor. Sonuç olarak kullanıcılar, bu teknolojiyle güvenilir ve en önemlisi yetkisiz kullanımları engelleyen özgün şifrelere sahip oluyor.
Araştırmaya göre kullanıcıların %34’ü bilgilerini korumak için eski ve kolayca elde edilebilecek şifreleri tercih ederken, %12’si de şifreleri unutmamak için bir kağıdayazıp bilgisayarın yanına bırakıyor.
Kolayca elde edilebilecek bir şifre, kişisel fotoğraflarınızdan başlayıp kredi kartı bilgilerine kadar her türlü kişisel verinizin tehdit altında olması anlamına geliyor. Bu nedenlegüvenli içerik ve tehdit yönetimi çözümlerinin lider geliştiricisi KasperskyLab, tüketicilere mobil ve online servislere erişmek için karmaşık şifrelerin kullanılmasını öneriyor. Hatta farklı servisler için aynı şifreyi kullanmamak da önemli. Tek ve basit bir şifre kullananların sadece önemli bilgileri değil, aynı zamanda sosyal ağ sitelerindeki hesapları üzerinden “online” prestijleri de tehdit altında.
O+K Research tarafından KasperskyLab için dünya çapında 25 ülkede gerçekleştirdiği araştırma ise kullanıcıların bu tehdidin farkında olmadığını ortaya seriyor. Çünkü araştırma sonuçlarına göre, katılımcıların %34’ü eski ve kolayca elde edilebilecek şifreleri tercih ettiğinden tehditlere karşı tamamen korumasız duruma düşüyor.
DOĞUM TARİHİ ÇOK POPÜLER
Araştırmaya göre, özel teknikler kullanılmadan kolayca saldırılara uğrayabilecek güvenli olmayan şifre kullanımı oldukça yaygın. Örnek olarak doğum tarihi (%17), göbek adı (%10) ya da evcil hayvan ismi (%9) verilebilir.Bunlar gibi bilgiler sadece yakın arkadaşlar ve akrabalarınız tarafından bilinmeyebilir. Araştırmaya katılan diğer katılımcıların %8’i ‘123456’ gibi basit kombinasyonlar kullanırken, %5’i şifre olarak “şifre” kelimesini tercih ediyor. Bu tarz bir “koruma”, kolay tahmin edilen kelimelere dayalı diğer şifreler gibi kolayca ortaya çıkarılıyor.
ŞİFRE DEPOLAMA EN İYİ KORUMAYI SAĞLIYOR
KasperskyLab yetkilileri ayrıca tüketicileri şifrelerini nerede sakladıklarına da dikkat etmeleri gerektiği konusunda uyarıyor. Kullanıcıların çoğu (%71) ezberlemeyi tercih ediyor; aslına bakılırsa bu kötü bir yöntem değil. Ancak bu yöntem kullanıcıların kolay şifreler seçmelerine ya da birden fazla hesap için aynı şifreyi kullanmalarına yol açıyor. Kullanıcıların %46’sı ise hayati önem taşıyan şifrelerini en az bir kez unuttuklarını itiraf ediyor. Daha vahim olan sonuçlar ise şu şekilde sıralanıyor: %12’si şifrelerini bir kağıt parçasına yazıp bilgisayarlarının yanında bırakıyor. %23’ü ise şifreleri için defter tutuyor. Şifre depolama için tasarlanan özel programlar en iyi korumayı sağlamasına rağmen, katılımcıların sadece %7’si tarafından kullanılıyor. MeselaKaspersky PURE 2.0 ürününe entegre edilmiş “Password Manager” (Şifre Yöneticisi), saldırılara karşı dayanıklı şifreler üretirken, kullanıcıların talebine göre otomatik olarak şifre girişi yapıyor. Sonuç olarak kullanıcılar, bu teknolojiyle güvenilir ve en önemlisi yetkisiz kullanımları engelleyen özgün şifrelere sahip oluyor.
0 yorum:
Yorum Gönder