Zaman geçiyor/Aslında bizim zaman/Bizim algımızda akıyor/Belki de yerinde dururken saatler/Sona doğru yaklaşıyor insan... Bir şiirimde böyle diyordum. Şiirleri ve tabii ki yazmayı her zaman çok sevdim. Yaşamın zihnimdeki yansımasını, okuduğum kitaplardan aldığım notları bazen kişisel bir tarzda bazen de bir kurgu içinde yazdım.
Yazdıklarım, klasörlerin içinde dolabın bir köşesinde duruyordu. Arada bir açıp bakınıyordum. Yaşama düşülen notlar; yaşadığımıza dair kanıtlardı bütün yazdıklarımız. İnsanın engin fikir dünyasından; kalbinin derinliklerindeki duygularına kadar genişliği ölçülemez bir içsel dünyasının olduğu tartışma götürmez bir gerçek olsa gerek.
Ben de www.mustafasonmez.com alan adı ile blogumda "hayatı kaydet"meye çalışıyorum. Çünkü bir gün bu dünyadan göçüp gittiğimizde birden geriye (biz dediğim bütün insanlık ya da toplumumuz) yazdıklarımız, düşündüklerimiz yani "not"larımız kalacak.
Blogumda konu başlıkları şu şekilde:
Günce: Günün getirdiği düşünceleri bazen kişisel bazen de kurgu biçiminde dile getiriyorum.
Şarice: Şiirlerim ve beğendiğim şiirler ayrıca özdeyişlerimi buraya kaydediyorum.
Evren ve Ötesi: Burada okuma notlarımdan oluşan özgün bilim yazılarım var.
Bilgi Küpü: Burada da ilginç genel kültür kategorinde özgün yayınlarım var.
Kitaplık: Okuduğum kitaplar ve okunmasını istediğim kitaplar var.
Teknoloji: Teknoloji ve internet dünyasına ait ipuçları niteliğinde yazılar var.
Blogger: Bölümünde blog yazarlarına tavsiyelerim ve video anlatımlar var.
Film tavsiyelerim
Grafik tasarım video dersleri de blogumda...
Aşağıda kısacık bir tanıtım filmi var. Orada da neden blog yazarlığı yaptığımı müzik ve slaytlar eşliğinde anlatmaya çalıştım.
Kişisel blogların artması bizim düşünce dünyamızın daha derinleşmesi ve şiddet yerine fikirlerimizin yarıştığı; hayal dünyamızın genişliğini göstermek açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.
www.mustafasonmez.com Hayatı Kaydet!
ziyaret ederek, yorumlarınızı bırakabilirsiniz.
Blog tanıtımını yapan Gökhan'a bu jesti için teşekkür ediyorum...
Kız Kulesi |
Zaman geçiyor/Aslında bizim zaman/Bizim algımızda akıyor/Belki de yerinde dururken saatler/Sona doğru yaklaşıyor insan... Bir şiirimde böyle diyordum. Şiirleri ve tabii ki yazmayı her zaman çok sevdim. Yaşamın zihnimdeki yansımasını, okuduğum kitaplardan aldığım notları bazen kişisel bir tarzda bazen de bir kurgu içinde yazdım.
Yazdıklarım, klasörlerin içinde dolabın bir köşesinde duruyordu. Arada bir açıp bakınıyordum. Yaşama düşülen notlar; yaşadığımıza dair kanıtlardı bütün yazdıklarımız. İnsanın engin fikir dünyasından; kalbinin derinliklerindeki duygularına kadar genişliği ölçülemez bir içsel dünyasının olduğu tartışma götürmez bir gerçek olsa gerek.
Ben de www.mustafasonmez.com alan adı ile blogumda "hayatı kaydet"meye çalışıyorum. Çünkü bir gün bu dünyadan göçüp gittiğimizde birden geriye (biz dediğim bütün insanlık ya da toplumumuz) yazdıklarımız, düşündüklerimiz yani "not"larımız kalacak.
Blogumda konu başlıkları şu şekilde:
Günce: Günün getirdiği düşünceleri bazen kişisel bazen de kurgu biçiminde dile getiriyorum.
Şarice: Şiirlerim ve beğendiğim şiirler ayrıca özdeyişlerimi buraya kaydediyorum.
Evren ve Ötesi: Burada okuma notlarımdan oluşan özgün bilim yazılarım var.
Bilgi Küpü: Burada da ilginç genel kültür kategorinde özgün yayınlarım var.
Kitaplık: Okuduğum kitaplar ve okunmasını istediğim kitaplar var.
Teknoloji: Teknoloji ve internet dünyasına ait ipuçları niteliğinde yazılar var.
Blogger: Bölümünde blog yazarlarına tavsiyelerim ve video anlatımlar var.
Film tavsiyelerim
Grafik tasarım video dersleri de blogumda...
Aşağıda kısacık bir tanıtım filmi var. Orada da neden blog yazarlığı yaptığımı müzik ve slaytlar eşliğinde anlatmaya çalıştım.
Kişisel blogların artması bizim düşünce dünyamızın daha derinleşmesi ve şiddet yerine fikirlerimizin yarıştığı; hayal dünyamızın genişliğini göstermek açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.
www.mustafasonmez.com Hayatı Kaydet!
ziyaret ederek, yorumlarınızı bırakabilirsiniz.
Blog tanıtımını yapan Gökhan'a bu jesti için teşekkür ediyorum...
2 yorum:
Tanıtım yazısını yayınladığın için teşekkür ederim Gökhan.
Rica ederim Mustafa
Yorum Gönder