Bilim insanları, elektronlarla çalışan bilgisayarları ‘biyolojik’ hale getirmek istiyor.
ABD’li araştırmacılar kimyasal reaksiyonlar aracılığıyla veri depolayacak ve işlem yapacak biyolojik bilgisayarlar geliştirmek için çalışmalara başladı.
Bilgisayarlar dahil olmak üzere birçok elektronik cihaz, elektronların akışını sağlayan transistörler sayesinde çalışıyor. ABD’li araştırmacılar ise transistörleri genetik bilgileri taşıyan nükleik asitler olan RNA ve DNA’dan üreterek, bilgisayar alanında bir devrim yapmaya hazırlanıyor.
Başarılı olması halinde, biyolojik bilgisayarlar, günümüzde silikona dayanan bilgisayarlardan tamamen farklı olacak. Monitörü ve kalvyesi olmayacak biyolojik bilgisayarlar, bilgisayardan öte, yan yana dizilmiş küçük sıvı kutucuklarını anımsatacak.
Sıvı haznelerinde, tıpkı elektronik bilgisayarlar gibi çalışacak kimyasallar, proteinler ve diğer biyolojik elementler yer alacak.
HÜCRE HAREKETLERİ GÖZLEMLENECEK
Transistörler bilgisayarlarda elektrın akışını, böylece bilgisayarda temel bilgi birimleri olan iki kodun (0 ve 1) ortaya çıkmasını sağlıyor. İki transistörün bir araya gelmesiyle ‘mantık geçidi’, bigisayarların matematiksel operasyonları yönetmesini sağlıyor. Sıradna bir bilgisayarın işlemcisi, milyonlarca transistör içeriyor.
ABD’nin Stanford Üniversitesi’nde biyo-mühendislik alanında araştırmalar yapan Jerome Bonnet ve ekibi, DNA ve RNA kullanarak mantık geçitlerini kimyasal reaksiyonları test edebilecek hale getirmek istiyor.
Hücrelerin herhangi bir ilaca maruz kalıp kalmadığı veya ilacın hücrelere yayılıp yayılmadığı, biyolojik transistörlerle anlaşılabilir. Böylece, hücrelerin belli bir ilaca maruz kaldıkları zaman bölünmeye başlaması veya bölünmeyi durdurması gibi eylemleri de kontrol edilebilecek.
Transistörlerin radyo sinyallerini güçlendirmesi gibi, Bonnet ve ekibinin geliştireceği biyolojik transistörin de belli bir proteini kodlayan spesifik genleri güçlendirme için kullanılabileceği ifade edildi. Hücrelerin yönlendirilmesini kolaylaştıracak bu yöntem, biyo-teknolojinin bilimde daha fazla yer alması için de önemli bir basamak olabilir.
Bilgisayarlar dahil olmak üzere birçok elektronik cihaz, elektronların akışını sağlayan transistörler sayesinde çalışıyor. ABD’li araştırmacılar ise transistörleri genetik bilgileri taşıyan nükleik asitler olan RNA ve DNA’dan üreterek, bilgisayar alanında bir devrim yapmaya hazırlanıyor.
Başarılı olması halinde, biyolojik bilgisayarlar, günümüzde silikona dayanan bilgisayarlardan tamamen farklı olacak. Monitörü ve kalvyesi olmayacak biyolojik bilgisayarlar, bilgisayardan öte, yan yana dizilmiş küçük sıvı kutucuklarını anımsatacak.
Sıvı haznelerinde, tıpkı elektronik bilgisayarlar gibi çalışacak kimyasallar, proteinler ve diğer biyolojik elementler yer alacak.
HÜCRE HAREKETLERİ GÖZLEMLENECEK
Transistörler bilgisayarlarda elektrın akışını, böylece bilgisayarda temel bilgi birimleri olan iki kodun (0 ve 1) ortaya çıkmasını sağlıyor. İki transistörün bir araya gelmesiyle ‘mantık geçidi’, bigisayarların matematiksel operasyonları yönetmesini sağlıyor. Sıradna bir bilgisayarın işlemcisi, milyonlarca transistör içeriyor.
ABD’nin Stanford Üniversitesi’nde biyo-mühendislik alanında araştırmalar yapan Jerome Bonnet ve ekibi, DNA ve RNA kullanarak mantık geçitlerini kimyasal reaksiyonları test edebilecek hale getirmek istiyor.
Hücrelerin herhangi bir ilaca maruz kalıp kalmadığı veya ilacın hücrelere yayılıp yayılmadığı, biyolojik transistörlerle anlaşılabilir. Böylece, hücrelerin belli bir ilaca maruz kaldıkları zaman bölünmeye başlaması veya bölünmeyi durdurması gibi eylemleri de kontrol edilebilecek.
Transistörlerin radyo sinyallerini güçlendirmesi gibi, Bonnet ve ekibinin geliştireceği biyolojik transistörin de belli bir proteini kodlayan spesifik genleri güçlendirme için kullanılabileceği ifade edildi. Hücrelerin yönlendirilmesini kolaylaştıracak bu yöntem, biyo-teknolojinin bilimde daha fazla yer alması için de önemli bir basamak olabilir.
0 yorum:
Yorum Gönder