KDV'den istisna edilen, indirimli oranda vergilendirilen veya vergi tevkifatı uygulanan işlemler nedeniyle, bu işlemlere konu olan mal ve hizmetlerin edinimleri veya üretilmeleri safhalarında ödenen vergiler, mükellefin üzerinde vergi yükü (Maliyet) oluşturmakta, mükelleflerin bu vergi yükünden arındırılması ise bu vergilerin iadeye konu olması ile mümkün olmaktadır.
Teknolojik altyapı desteğinin arttırılması sonucu artık sahte ve muhteviyatı yanıltıcı belge kullananlar ve düzenleyenler kolayca internet ortamında tespit edilebilmektedir. Özellikle KDV İade talebinde bulunan ve rapor ile talep edenlerin bu hususta özellikle intizam göstermeleri gerekmektedir. Zira KDV İadesi talep eden mükellef tarafından düzenlenen İndirilecek KDV ve Yüklenilen KDV tabloları sonucu vergi daireleri tarafından risk analiz raporu düzenlenmekte ve sakıncalı bulunan mükelleflerden yapılan alımlarından yüklenilen KDV’nin tenzil edilmesi istenmektedir.
Sonuca çabuk ulaşmak adına dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta ise iadenin nakit ya da mahsup olarak istenilmesidir. Nakit iade talepleri KDV 84 nolu Genel Tebliğe göre yapılır ve vergi dairesi tarafından düzenlenen risk analiz raporundaki aksaklıkların tek tek düzeltilmesi gerekir ki bu bazen haftalar alabilir. Mahsup talepleri ise KDV 87 nolu Genel Tebliğ esaslarına göre gerçekleştirildiğinden risk analiz raporunda ortaya daha çabuk giderilebilecek hatalar çıkmakta ve nispeten mahsup talebiniz nakti iadaye nazaran daha kolay gerçekleşmektedir.
İade taleplerinizde önem arz eden bir diğer nokta da İndirilecek KDV listenizin limit olmaksızın her türlü alımınızı gösterir şekilde internet vergi dairesine yüklenmesidir. İade talebinde bulunan mükelleflerin her zaman için mal veya hizmet alışı yaptığı yerleri doğru tespit etmeleri önemlidir. Bir başka değişle mal alışı yaptığınız mükellefin herhangi bir vergi incelemesinden dolayı meydana gelen tespiti bulunmamalıdır.Peki mükellef alım yaptığı işletmenin sorunsuz olduğundan nasıl emin olacak? Öncelikle daha öncesinde alım yaptığınız ve sürekli çalıştığınız yerleri tercih etmeniz önemlidir. Eğer yeni bir firmadan alım yapılacaksa bağlı bulunduğu vergi dairesinden çalıştığınız Mali Müşaviriniz ya da Yeminli Mali Müşaviriniz vasıtasıyla vergisel risk tespiti olup olmadığını araştırmasını isteyebilirsiniz. İkinci olarak KDV Genel Tebliğ 84 No’ya göre yaptığınız alımlardan dolayı indirilen vergiden dolayı müteselsil sorumluluk olduğunu unutmamanız gerekir. Bu noktada alım yapılan mükellefe yapılan ödeme kesinlikle banka veya posta çeki gibi kanıtlanabilecek bir ödeme ile gerçekleştirilmelidir. Ancak çek üzerinde mükellefin vergi numarası açıkça gösterilmelidir. Bu sayede alım yaptığınız mükellef vergi tespit raporu bulunsa dahi bu şekilde müteselsil sorumluluğunuzdan kurtulma şansınız bulunmaktadır.
Bir diğer önemli nokta ise iade talep edilen dönemle ilgili yeminli mali müşavir ile tam tasdik sözleşmeniz olup olmadığıdır. Vergi daireleri iade taleplerini incelerken KDV İadesi istenilen dönemde bir Yeminli Mali Müşavir ile çalışılması durumunda daha esnek davranabilmektedir. Çünkü tam tasdik sözleşmesi ile ilgili dönemde Yeminli Mali Müşaviriniz de müteselsil sorumlu olmaktadır.
Sonuç olarak iade taleplerinizde alım yaptığınız mükelleflere yapılan ödemelerin kesinlikle banka veya çek ile ödeme yapılması önem arz etmektedir. Bu yüzden mükelleflerin alım yaptığı satıcılara özellikle intizam göstermesi gereklidir.
Teknolojik altyapı desteğinin arttırılması sonucu artık sahte ve muhteviyatı yanıltıcı belge kullananlar ve düzenleyenler kolayca internet ortamında tespit edilebilmektedir. Özellikle KDV İade talebinde bulunan ve rapor ile talep edenlerin bu hususta özellikle intizam göstermeleri gerekmektedir. Zira KDV İadesi talep eden mükellef tarafından düzenlenen İndirilecek KDV ve Yüklenilen KDV tabloları sonucu vergi daireleri tarafından risk analiz raporu düzenlenmekte ve sakıncalı bulunan mükelleflerden yapılan alımlarından yüklenilen KDV’nin tenzil edilmesi istenmektedir.
Sonuca çabuk ulaşmak adına dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta ise iadenin nakit ya da mahsup olarak istenilmesidir. Nakit iade talepleri KDV 84 nolu Genel Tebliğe göre yapılır ve vergi dairesi tarafından düzenlenen risk analiz raporundaki aksaklıkların tek tek düzeltilmesi gerekir ki bu bazen haftalar alabilir. Mahsup talepleri ise KDV 87 nolu Genel Tebliğ esaslarına göre gerçekleştirildiğinden risk analiz raporunda ortaya daha çabuk giderilebilecek hatalar çıkmakta ve nispeten mahsup talebiniz nakti iadaye nazaran daha kolay gerçekleşmektedir.
İade taleplerinizde önem arz eden bir diğer nokta da İndirilecek KDV listenizin limit olmaksızın her türlü alımınızı gösterir şekilde internet vergi dairesine yüklenmesidir. İade talebinde bulunan mükelleflerin her zaman için mal veya hizmet alışı yaptığı yerleri doğru tespit etmeleri önemlidir. Bir başka değişle mal alışı yaptığınız mükellefin herhangi bir vergi incelemesinden dolayı meydana gelen tespiti bulunmamalıdır.Peki mükellef alım yaptığı işletmenin sorunsuz olduğundan nasıl emin olacak? Öncelikle daha öncesinde alım yaptığınız ve sürekli çalıştığınız yerleri tercih etmeniz önemlidir. Eğer yeni bir firmadan alım yapılacaksa bağlı bulunduğu vergi dairesinden çalıştığınız Mali Müşaviriniz ya da Yeminli Mali Müşaviriniz vasıtasıyla vergisel risk tespiti olup olmadığını araştırmasını isteyebilirsiniz. İkinci olarak KDV Genel Tebliğ 84 No’ya göre yaptığınız alımlardan dolayı indirilen vergiden dolayı müteselsil sorumluluk olduğunu unutmamanız gerekir. Bu noktada alım yapılan mükellefe yapılan ödeme kesinlikle banka veya posta çeki gibi kanıtlanabilecek bir ödeme ile gerçekleştirilmelidir. Ancak çek üzerinde mükellefin vergi numarası açıkça gösterilmelidir. Bu sayede alım yaptığınız mükellef vergi tespit raporu bulunsa dahi bu şekilde müteselsil sorumluluğunuzdan kurtulma şansınız bulunmaktadır.
Bir diğer önemli nokta ise iade talep edilen dönemle ilgili yeminli mali müşavir ile tam tasdik sözleşmeniz olup olmadığıdır. Vergi daireleri iade taleplerini incelerken KDV İadesi istenilen dönemde bir Yeminli Mali Müşavir ile çalışılması durumunda daha esnek davranabilmektedir. Çünkü tam tasdik sözleşmesi ile ilgili dönemde Yeminli Mali Müşaviriniz de müteselsil sorumlu olmaktadır.
Sonuç olarak iade taleplerinizde alım yaptığınız mükelleflere yapılan ödemelerin kesinlikle banka veya çek ile ödeme yapılması önem arz etmektedir. Bu yüzden mükelleflerin alım yaptığı satıcılara özellikle intizam göstermesi gereklidir.
Olgaç SAYOĞLU
SMMM – Denetim Uzmanı
28.08.2012
0 yorum:
Yorum Gönder